0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Eskiden balık baştan kokar derlerdi. Sonrasında bu söz ‘Tuz’da koktu sözüne evrildi. Ama şimdilerde kokan tuz kokmayan birşey bırakmadı ve memleketi kokuttu. Ve Tuz’da koktu sözü bukez kokmayan hiçbirşeyimiz kalmadıya evrildi. KKTC Ye Yememin Cumhuriyetinde, tuzun kokuttuğu, fizikleri tamam ama kimyaları bozuk sözde markalaşan bazı idarecilerimiz ile onların yarattığı efendilerin markaları ‘Marka Megapse’ olduğu için artık temizlenmesi gerekir.  

GÜVEN YERLERDE SÜRÜNÜYOR

Bizi yönettiğini zanneden ‘Emiralangiller Sülalesine’ mensup Anagiller derneği mensuplarının yaşananlar sonrasında karizmaları dibe vururken ‘Güvenleri’ yerlerde sürünüyor. Bazı efendiler Meclisi Mebusan’ın kendilerine sunduğu ‘Dokunulmazlık Zırhını ‘ kuşandıkları için dokunmayın ceryan tepmişe dönersiniz ayaklarınca caga satıyor. Üzerinize geçirdiğiniz ve kravat yerine papyon ile süslediğiniz  ‘Dokunulmazlık Zırhını’’ kaldırın, bonus olarak da yanına ‘Nerden Buldun Yasasını’ koyun ve bakın bakalım ‘EL mi yaman, Bey mi Yaman’ görün. Ama hadde biraz cesaret beyler.

KADINLAR SADECE GÖZLERİYLE KONUŞUR EFENDİLER CEPLERİ İLE

KKTC’yi Eğitim Adası yapacağız dedikleri noktada eğitimde lokomotif görevi yapan ‘Üniversiteler’ dökülüyor. Oralara göz atarken sahte diplomalar gözünüze bıçak gibi batıyor. Kadınlar sadece sözleriyle değil, gözleriyle de konuşur diyenler bu cümleye bazı üniversite sahipleri ve yöneticileri yalnız ağızları ile değil, cepleri ile de konuşur cümlesini eklemeyi unutmuş. Lokomotif dedikeri sektörlerin makineleri mangos etti. Devenin avurdu ile yendiği ülkede ‘Makine no pata pat Sir diyor.

BİRİSİ 10 BİN DOLAR DİĞERİ 4 BİN DOLAR

Düşünün bir ülkenin Eğitimde denetleyici mekanizmasının başındaki iki muhterem zattın yani YÖDAK’ın Başkanı 10 bin dolarlar, başkan yardımcısı ise 4 bin dolarlar alarak iltimasta bulunuyor. Birisi Dolar ve Euro’cukları nasıl Avlarım diye düşünürken diğeri mutlu ve nasıl ‘Has’ bir şekilde ‘Güler’i ayaklarında. geçtim kokacak ne kaldı diye sorgulamamız gerekir. İşin daha derinine inmek ve yükseklere çıkmak için Ah be ”Petroçelli ” demekten kendimi alamıyorum.

ÇAVUŞLUKTAN TEĞMENLİĞE ÇIKAMADI

Peki bu noktada muhterem  ‘ŞIH HAZRETLERİ’ diye iltifat edilen ‘’Eğitim Bakanı’ ne yaptı? ’’ Anasına yaranmak için laik eğitimi rafa kaldırarak ‘Öğretmen Sendikalarının ‘ tavsiyelerini dinlemek yerine, Eğitim Bakanlığı içerisinde kol gezen malum kişilere kulaklarını açan, ‘Tarikat’lara göz yuman ‘Çavuşluktan ‘ bu nedenle bir türlü ‘Teğmenliğe’ terfi edemeyen  ŞIH Hazretleri yakıştırması yapılan Eğitim Bakanı neden istifa etmiyor veya görevden alınmıyor?  Adam ülkeye geliyor. Üniversite açıyor. Web Sitelerinde yayınlar yapıyor. ön lisans ile Arap Emirliklerinde ve İngiltere’de Yüksek Lisans alabilecekleri şeklinde reklam yapıyor. İzinsiz olmasına karşın makbuz yazıyor hatta lise diploması bile olmayanlara üniversite kapılarını açıyor. Yaşananlar sonrasında polisin bile ağzı açık kalırken ‘Bakan’ ‘Rezalet ‘ kelimesini köydeki Reza kardeşimizin ismi olduğunu sandığı için ilgilenmiyor.

SAHTE DİPLOMALAR BİRİLERİNE PARA DÜZGÜN OLARAK BİRİLERİNİN CEBİNE

Neyse geçtim. Ülkenin önde gelen sektörlerinden Eğitim Lokomotifinin aksona gardası kırıldı. No Pata pat değil No Cuf Cuf etmiyor. Ettirmiyorlar. İşler ‘Düzgün’ diyenler doğru söylemiş. İşler Sahte diplomalar, ceplere akan paralar için ‘Düzgün’ olarak ceplere akıyor.Bakın dolmuşa binecek parası olmayan kişinin evine gitmek için kilometrelerce yürüdüğü, ama endek göndek işlerle dağarcıklarını dolduran zengin kesimin ise tıka basa yediği yemeği sindirebilmesi için yürüdüğü bir dünyada yaşıyoruz. Bunlarla ilgili aklımdan geçenleri geçen gün ziyaretime gelen ‘Şeytan’a da anlattım. O bile yapma günah dedi.

TURİZMİ FUARLARA 15 GÜNDE BİR GİTMEK SANIYOR

Boşbakanımız ikide bir Kuruyan topraklara, sararan  ve kuruyan yapraklara su olup yağacağız diyor. Toşak Ali Dayı. Ölüsünün kör kuyusu, neyse ağzımdan birşey çıkacaktı ama Yapma siteyi kapattıracaksın deyince 9’uncu boğumda zar zor durdurdum. Turizm Bakanı, Turizmi her 15 günde veya her ay bir memlekette düzenlenen Fuarlardan ibaret olduğunu sanıyor. Güney’e 4 milyon turist giderken bizim tarafa gelen 50 bin turist için zil çalıp etek sallayarak göbek atmayı marifet biliyor. Turizmden önce Tasarruf Mevduat Sigorta Fonunda yandaşlara akacak paralar  ile ilgilenmeyi tercih ediyor. Fikriciğime bağlı yerlere mangırların dağıtılması onun önceliklie görevleri arasındadır sanıyor.

DÜTÜMÜZDE DON KALMADI AMA İCAZET İÇİN ANKARA’NIN YOLLARI ARŞINLANIYOR

Ali Alioğlu Narenciye bitiriliyor. Çıkmaz sokakta yol alıyoruz. SOS çağrımıza kimse cevap vermiyor diyor. Mehmet Bicen ülkenin önde gelen ürünü Patates can çekişiyor ama el uzatan yok diye feryat ediyor. Enginar üreticisi enginarlarımızı hayvanlara yedirme durumunda kalıyoruz. Zaten giden mallar Mersin’den gerisin gerisine gönderiliyor  diyerek hükümete ‘HELP’ çağrısı yapıyor. Sosyal Demokrat dediğimiz CHP’li vekiller bile bunların narenciyesini almayın diyor.  Ama dütümüzde bir pantolon ile donumuz kalmasına karşın bizimkiler hala daha icazet almak için Ankara’nın yollarını arşınlıyor. 

NERDEN BULDUN YASASI NEDEN ÇIKARTILMIYOR?

Boşbakan, Boşbakan Yardımcısı ve hükümetin Veziri azamı hakkında çok önemli iddialar var. Birisi açıklama yaptı ama içi boş ve neresinden tutsanız dökülür. Diğeri susmayı tercih etti. Filmin başrol oyuncusu ‘Esas Oğlan hakkında da iddialar korkunç. Ne diyor Ayşaba? Siteleri var arazileri var. Gayrı menkulü gırla diyor. Filmin yardımcı aktörü için battıydı. Hatta evini bile sattıydı. Ama sonra dönüp satın aldı ifadesinde bulunuyor. Malkoçoğlu hakkında söylenenler zaten söylendi. Söylenti ve iddiaları Ayşaba, Nermin Teyze ve sabah kahvesinde ortaya atan Gatriyabanın ağzına tıkmak için, çıkartın nerden buldun yasasını söylentilere nokta koyun. Mal varlığını açıkla yerine ‘’Nerden Buldun Yasası’ nı çıkart müthiş kokuyu azda olsa hafiflet.

ELEKTRİK DAİRESİNE NEDEN EL ATILMIYOR?

Elektrik Dairesindeki suistimallerin özele peşkeş çekilenlerin sayısını hatırlamıyorum. Sayıştay birçok yolsuzluk tespit etti. Ama güçlü bir el dosyaların tozlu raflardan indirilmesini engeliyor. Her UBP döneminde ayni isimlerin yönetime girmesini ve bunlarla kurumun bir arpa boyu yol kattetmemesini Çözemedim. Terfilerin UBP kurultay hesaplarına göre yapıldığını anlayış ile karşılayabilirim. Ama Kurumda Sayıştay tarafından tespit edilen yolsuzlukların neden Mahkemeye intikal ettirilmediğindeki mantığı inanın çözemedim.

Bence hükümet yalnızlığı öğrenmeye başlasa iyi olur. Çünkü koltuk yakında altlarından kayınca. en çok ona ihtiyaçları olacak