0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Gösteriler, şovlar, yağ çekmeler, kucaklaşma, kafa tokuşturma selamları ardından nihayet normal hayata döndük. Gerçi sosyal medyada durum böyle değil. Halen daha tartışmalar, birbirine laf atmalar, halen daha kim suçlu, kim haklı, ya bu savaş olmasaydı, işte geldik sizi kurtardık, bize hayat borçlusunuz, Ayşe’nin tatili fazla uzadı, ülkede işgal var gibi söylemler uzayıp uzayıp sakız gibi sündürülüp, çekiştiriliyor.

Ben hiç böyle polemiklere girmiyorum. Lakin, “Ayşe’nin tatili fazla uzadı” ve “işgal” kelimelerine katılmamakla birlikte, bunu dilinden düşürmeyenlere de birkaç söz söylemek isterim. Bir kere Türkiye’nin Garantörlüğü olmadan bir yere varamayız, bunu iyice herkes bellesin. Ve iyice ayırt etsin ki, bizler Atatürk Türkiye’sinin yavrularıyız. Bunu şimdiki iktidarlarla kimse karıştırmasın. Bu iktidar Türkiye’nin sahibi değil. Hükümetler gelir, geçer, geriye Vatan kalır, Devlet kalır!!!! Asıl olan bunların bekasıdır!!!!

İkincisi, “ işgal var işgal” diyenler, burası bizim memleketimiz, evimiz, yuvamız. Biz istemedikten sonra, kim bizim yaşam alanımızı işgal edebilir ki!!!! İddia ettiğiniz gibi bir durum var ise, o zaman neden bunun olmasına, evinizi, yuvanızı ve memleketinizi işgal etmelerine müsaade ettiniz? Bir bakın bakalım Vatanın bekçileri kimler? Sınırlarımızın bekçileri kimler? Kaç tanesi bizim çocuklarımızdır askerde olup da sınırları bekleyen? Bizim askeri gücümüz nedir? Bizim savunma konularındaki yeterliliğimiz nedir? Bizim Devlet hazinesindeki birikimimiz nedir ki, tüm askeri ihtiyaçları ve savunma gereksinimlerini karşılasın? Var mı öyle bir bütçemiz, gücümüz, yeterli askerimiz?

Bizim dış dünya siyasetinde, öngörümüz, vizyon ve misyon olarak bizi gerçek anlamda temsil eden bir liderimiz var mı? Bizim gelecekle alakalı kalkınma planımız ve buna dair ülkedeki ekonomik, üretim, ithalat ve ihracaat konularında uzun vadeli hesabımız kitabımız var mı? Yol yapacak paramız var mı? Hükümet edenlerde, Devletin toprağı, vatan bölünmez ilkesi ve ruhu var mı gerçekten? İşgal diyorsunuz ya, birisi zorla burayı işgal mi etti!!! Sizin deyiminizle bir işgal var ise müsebbibi kimler? Ben size söyleyeyim, eğer bir suçlu arıyorsanız bu güne kadar seçilmiş hükümetlere bakınız? Bu hükümetler değil mi iradeyi ve idareyi satan? Ercan Devlet Havaalanını 13.. maaşları ödeyebilme karşılığında satan, Meclise gönderdiklerimiz değil mi? Milli Havayolu şirketimizi batıranlar hükümet edenlerin aç gözlülüğü değil mi? Sanayi Holding v.s gibi üretim alanlarımızı hazıra konmayı tercih ederek batıran gelmiş geçmiş tüm hükümet edenler değil mi? Rastgele kimlik dağıtan, liyakatsız atama yapan, biat etmeyi seçen, rüşveti, komistonu ve peşkeşi devlet işleri içerisine sokan kimler?

Devletin bekası için uğraş vermeyip, her fırsatta Devleti küçük düşüren, itibarsızlaştıran, Meclise gönderdiklerimizin hal ve hareketleri değil mi? Hükümet etmesi için seçtiklerimiz değil mi bu ülkenin bugün can ve mal güvenliğinin olmayışına sebep, vatandaşın açlıktan nefesinin kokmasına , pahalılığa, ekonomik çöküşe ve ülkede kimlik popülasyonuna sebep, bizi azınlık durumuna düşüren her seferinde seçilen insanlar değil mi? Bunlar değil mi her dönem Bakan olup, her bakanlıktan anladıklarını sanarak değişerek Bakanlık görevi yapan ve her bir Devlet kurumunu iflasın eşiğine sürükleyen? Ve asıl mesele Devlet olmanın gerekliliğini yerine getirebildik mi? Yoksa piyon olup, bizimle oynanmasına izin mi verdik?

Şimdi bir kez daha başınızı iki eliniz arasına alıp iyice düşünün, ve asıl suçlu kim diye arıyorsanız aynaya bakın!!! Kimse, biz istemeden bize hiçbir konuda dayatma yapmadı. Bizler seçtiklerimiz sayesinde kendi ülkemizde azınlık durumuna düştük. Onların üretmek yerine önüne sunulanı tercih etmesi, itibar kazanmak yerine, el pençe divan duırması ve dahi Devletin bekası için hiç uğraş göstermemesi sayesinde bugün bunları yaşıyor ama gerçeklerle yüzleşmekten kaçarak, hep bir günah keçisi arıyoruz. Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti bizim Garantörümüzdür. Hükümetleri, günün iradesini, ülkelere mal etmek, bunu ayırt edememek, bu tarz yanlış düşüncelere sebeptir. Silkinin ve kendinize gelin!!! Vesselam