0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Absürt, saçma sapan, anlamsız, yersiz ve gülünç manasında kullanılan bir kelimedir. Bu ülkede normal olan bir şey kaldı mı, gerçekten tahmin etmek çok zor. Zira, baştan aşağı ülke anormalliklerle, sıra dışı olaylarla dolup taşmaktadır. Önce hükümet edenleri bir gözden geçirelim. Ama onlardan da önce Cumhurbaşkanımıza bir göz gezdirelim. Konuşurken o kadar heyecan yapıyor ki, kelimeleri yutuyor. Ben şahsen ne dediğini anlamıyorum. Yüz mimikleri ile kendine münhasır el kol hareketleri onu sevimli kılıyor.

Lakin, bir cumhur reisi olarak toplum tarafından ne kadar sevildiği muamma, kestirmek zor. Başbakana bakacak olursak, ben bu kadar yüksek potansiyel hayal kuran ve memleketi neredeyse her konuda uçurduğunu sanan bir Başbakan daha görmedim. Ve ne kadar bir benzerlik var ki aralarında cumhur reisi ile o da kelimeleri bir garip telaffuz ediyor. Lakin onunki heyecandan değil, kötü edebiyat eğitiminden olsa gerek diye düşünmekteyim.

Bu kadar hayal gücü ve bu yaşta böyle hayaller kurmak büyük bir meziyettir bence!!! Gelelim altındaki saz ekibine, elbette burada hepsini ayrı ayrı yazmaya kalksam sayfalar sığmaz. Ancak, birkaç tanesine değinmek isterim. Mesela ulaşımdan sorumlu zat, her seferinde aynaya baktığında kendini dev aynasında görüyor. İşin acı gerçeği, nereden geldiğini ve bu konuma nasıl oturduğunu unutmuş olması.

Elbette tarih yeri ve zamanı gelince ona durumunu hatırlatacaktır. Ulaşımda, ulaşılmaz olmanın egosunu yaşıyor. Peki ya turizmden sorumlu, kendini ülkenin turizmde duayeni sanan kişiye ne demeli!!!! Başarısızlığın öfkesini hayalleri ile başarmış gibi yaşayarak bastıran, olmayan diploması ile başımıza ordinaryüs (çok okumuş) kesilen ama aslından turizm ile hiç ilgisi ve bilgisi olmayan bir efendi!!!! Ve pek tabi Twist dansı ile meşhur olan eğitimci bakanımıza da birazcık değinelim.

Zaman, mekan, durum ne gerekiyorsa o kılığa bürünebilen maharet sahibi, güçlü edebiyatı olan bir zat. Eğitimde çağ atlayamayan, dahası gerileyen ama yine de kendini çok başarılı bulan acınası bir zat hem de!!!! Dış işlerini sormayın, yine kayıplardadır. Aniden ilham gelirse çıkar meydana, sonra yine “kayıp şehrin efsane zorrosu” kılıklarına bürünür. Yani ha var ha yok!!!

Dursun efendiye gelince, vatandaş yapmayı nimetten sanan ve her fırsatta rakam açıklayarak, kendi halkını “azınlık” duruma soktuğunun farkında olamayan bir karakter!!!! Ülke ekonomisini yazmaya gerek yok!!! Çünkü ekonomi yok.!!! Tarım ve doğal kaynaklar ülkenin para eden kıymetleri olsa da, bu para halka değil, başı çekenlere!!! Tarım alanı yapacak yer kaldı mı , bilemiyorum. Zira doğal kaynaklarımız yok olurken, tarım arazilerimiz de sermaye patronlarının sermayesine, sermaye katar oldu.

Ama gelin görün ki Külliye binası önünden geçerken, göz kamaştıran ışıklar, heybetli binalar ve minareleri ışıl ışıl parlayan cami ile sanırsınız ki bu ülke çok zengin, kalkınmış, modern ve kültürlü insan topluluğundan oluşmaktadır. Oysa ne kadar absürt bir durum ki, ülkede görsel ile gerçekler ve de hükümet edenlerin söylemleri ile hepsinin arasında dağlar, uçurumlar ve aşılamaz engeller var. Işıltılar yanıltmasın, hayaller inandırmasın, sözler kandırmasın, asıl gerçeğimiz absürt bir ülkeyiz ve absürt olaylar karşısında, bunlara inanan, destekleyen ve bu uğurda yol alan absürt insanlar topluluğuyuz. “Gerçekçi olanları tenzih ederim”. Vesselam