News
Sağlık Bakanlığı, vakaların kaynağına ilişkin incelemenin sürdüğünü, temaslı kişilerin test edildiğini ve gerekli önlemlerin devreye alındığını duyurdu.
VAKALAR NASIL ORTAYA ÇIKTI
Bakanlık açıklamasına göre hastalık ilk olarak Endonezya’dan dönen bir masözde tespit edildi. Söz konusu kişinin, bu ülkede bir ay boyunca cüzzam nedeniyle hastanede tedavi gören annesiyle birlikte kaldığı belirtildi. Aynı spa merkezinde çalışan üç kişi daha test edildi ve bunlardan birinde daha cüzzam saptandı. Bu kişinin de Endonezya vatandaşı olduğu açıklandı. Yaşları 21 ve 25 olan iki masözün hastanede tedavi altına alındığı bildirildi.
TEDAVİ BAŞLADI, MERKEZ KAPATILDI
Vakaların doğrulanmasının ardından Dünya Sağlık Örgütü protokollerine uygun tedavi süreci başlatıldı. Sağlık Bakanı Alexandru Rogobete, tedavi başladıktan sonra bulaştırıcılığın belirgin şekilde azaldığını ve zamanla tamamen ortadan kalktığını ifade etti. Soruşturma süresince spa merkezinin geçici olarak kapatıldığı bildirildi.
YETKİLİLERDEN HALKA GÜVENCE
Sağlık Bakanı Rogobete, spa merkezini ziyaret eden kişilerin endişe etmesine gerek olmadığını belirterek, cüzzamın bulaşması için uzun süreli ve yakın temas gerektiğini vurguladı. Kısa süreli temas, el sıkışma, sarılma, toplu taşıma kullanımı veya ortak alanlarda bulunmanın hastalık açısından risk oluşturmadığı kaydedildi.
TAKİP VE DENETİMLER ARTIRILDI
Yetkililer, salgın hastalıkların takibinin güçlendirilmesi, temaslı taramalarının genişletilmesi ve yabancı çalışanların çalışma ile yaşam koşullarının değerlendirilmesi yönünde talimat verildiğini açıkladı. Romanya’nın ayrıca Dünya Sağlık Örgütü’nden uluslararası destek talep ettiği bildirildi.
ROMANYA’DA 44 YIL SONRA İLK VAKA
Bakanlık verilerine göre Romanya’da cüzzam hastalığına ilişkin son doğrulanmış vaka yaklaşık 44 yıl önce kayıtlara geçmişti. Yeni vakaların ardından sağlık sistemi içinde alarm mekanizmalarının devreye alındığı belirtildi.
CÜZZAM HAKKINDA BİLİNENLER
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre cüzzam, Mycobacterium leprae bakterisinin neden olduğu, yavaş seyirli ve düşük bulaşıcılığa sahip kronik bir enfeksiyon hastalığı olarak tanımlanıyor. Günümüz Avrupa’sında nadir görülse de Asya, Afrika ve Latin Amerika’daki bazı bölgelerde hâlen endemik olarak varlığını sürdürüyor. Uzmanlar, erken tanı ve düzenli tedaviyle hastalığın tamamen kontrol altına alınabildiğini vurguluyor.
