Çernobil felaketinin derinliklerinde şaşırtıcı bir buluş. 1986 Çernobil patlaması ve yangını, dünyanın en ölümcül bölgelerinden birinin doğmasına neden oldu. Daha sonra bilim insanları, kimsenin beklemediği bir yaşam formunu keşfettiler. Cladosporium sphaerospermum, aslında radyoaktivitede daha hızlı büyüyen siyah, radyo aktiviteyi yiyen bir mantar olarak tanımlanıyor.
Siyah Mantar’ın biyolojik zırh gibi çalışan bölümü hücre duvarlarındaki siyah melaninidir. İnsanda bu pigment cildi UV ışınlarından korurken, mantarlarda iyonlaşan radyasyona karşı bir kalkan görevi görür. Radyasyonu emer ve dağıtır ve bazı deneylerde mantarın büyümesi sırasında radyasyonun enerjisinde bile rol oynar.
Nükleer bilim insanı Ekaterina Dadachova’nın 2007’de keşfettiği mantar ilgi çekmeye devam ediyor. Gündem olan mantarların fotoğrafları, radyoaktif bozunma sırasında büyümelerini %10 daha hızlı artırdıkları tespit edilmesini sağladı. Bilim camiası bu sürece ‘radyo sentez’ adını vermeye başladı; bu da ‘radyasyondan beslenmek’ anlamına gelmektedir.
UZAYDA DAHA DA HIZLI BÜYÜDÜLER
Bu şaşırtıcı davranış sadece Çernobil’le sınırlı kalmadı. 2018’de Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderilen aynı mantar türü, Dünya’daki örneklerine göre yüzde 21 daha hızlı büyüdü. Deneylerde mantarın altına yerleştirilen ölçüm cihazları, ince bir mantar tabakasının bile uzay radyasyonunun bir kısmını engellediğini ortaya koydu.Uzay üsleri için biyolojik kalkan fikri
Bu sonuçlar özellikle Ay ve Mars yüzeyinde kurulması planlanan geleceğin uzay üsleri için kritik önem taşıyor. Astronotlar bu ortamlarda Dünya’dakinin yüzlerce katı kozmik ışınla karşı karşıya kalıyor. Geleneksel koruyucu malzemeler ağır olduğu için uzaya taşınmaları hem zor hem de maliyetli.
Bu yüzden NASA’daki bazı araştırmacılar, gelecekte astronot barınaklarının duvarlarının bu mantarlardan “büyütülebileceğini” düşünüyor. Böylece uzay kolonilerinin kendi kendine yenilenebilen hafif ve etkili bir biyolojik radyasyon kalkanına sahip olması mümkün olabilir.
Çernobil’in ölümcül ortamında hayatta kalan bu siyah mantarlar bir zamanlar felaketin simgesiydi. Bugün ise ironik bir biçimde insanlığı uzayın ölümcül radyasyonundan koruyabilecek umut verici bir araca dönüşmüş durumda.





