Kulakta hissedilen ağrı kulak dokusundan kaynaklanabileceği gibi kulak dışı sorunların yansıması olarak ta otaya çıkabilir. Diş, boğaz, baş, sinüs kaynaklı olan ağrıların kulak ağrısı olarak hissedilmesi sık görülen bir durumdur. Diş çürükleri, çene eklemi, yüz kemikleri ve sinüs kaynaklı sorunlarda, ağız içi yaralarda, boğaz enfeksiyonları sırasında ve her hangi bir sebeple gelişmiş baş ağrılarının vuran ağrısı olarak ta kulak ağrısı görülebilir. Bu bilgilerinden de anlaşılacağı gibi “Çocuğumun kulak ağrısı var kulak iltihabı olmuştur” yargısı da doğru değildir.

Ana kural çocukta şikâyet varsa ilk 24 saat içinde hekime gitmek gerekir. Hikâye muayene ve ardından doğru tanı…
Her zaman böylemi oluyor derseniz! Ne yazık ki hayır. Kulak ağrısı var, daha önceleri de kulak ağrısı ile doktora gittiğimizde verdiği ilacı aynen kullanayım diyenler mi var! Mesaj ile video ile tedavi isteyen, baskı yapanlar mı var!
Her ilaç bir zehirdir! Önce zarar verme! “Primum non nocere”…
Kulak yapısı nasıldır?
Kulak kepçesinin topladığı sesler dış kulak yoluyla iletilerek kulak zarına ulaşır ve zarı titreştirir. Zardaki ses titreşimleri orta kulak boşluğundaki çekiç-örs-üzengi kemikçikleri üzerinden iç kulak sıvısını titreştirir. Salyangoz şeklindeki iç kulağın içinde dizilmiş olan işitme hücreleri bu titreşimleri uygun işaretlere dönüştürerek işitme sinirine aktarır.
Kulak zarının büyüklüğü serçe parmağının tırnağı kadardır.
Orta kulak olarak adlandırılan bölge, kulak zarı ile iç kulak arasındadır, hava ile doludur, sadece yutkunurken açılan östaki borusu yoluyla havalanır. Östaki borusunun diğer bir görevi orta kulağın duvarlarını döşeyen örtü dokusunun salgıladığı sıvıları genize boşaltmaktır. Bu sayede sağlıklı bir orta kulakta hiç sıvı birikimi olmaz.
Kulak içinde sıvı birikmesi nasıl gelişir?
Çoğunlukla virüsler ile oluşan üst solunum yolu enfeksiyonlarının veya alerjik hastalıkların etkisi sebebi ile geniz etinin büyümesi, nazofarenkste ödem gelişmesi östaki borusunu tıkar ve içeride sıvı birikir. Mikrobik olmayan bu duruma seröz otit media denir. Östaki borusu kulak zarının arkasındaki orta kulak ismi ile bilinen bölgenin basıncını geniz boşluğu ile eşitleyen o böyleyi havalandıran bir bağlantı kanalıdır. Uçaklarda basınç hissedildiğinde ağzımızın açılması ile basıncın azaltılması bu sebepledir.
Çocuklarda östaki borusu fonksiyonu, erişkinlerde olduğundan daha yavaş ve daha yetersizdir. Östaki borusunun şekli, eğimi ve boyu erişkinden çok farklıdır. Östaki borusunun bu yeterli olmayan fonksiyonu, çocuklarda geniz eti iltihaplanmalarında veya büyümelerinde negatif yönde etkilenir. Havalandırma görevini yapamaz olur. Alerji, sinüzit, sigara dumanına maruz kalma da sıklıkla östaki fonksiyonunun bozulmasına neden olur. Bu durumun sürekli olması halinde orta kulaktaki sıvı kalıcı hale gelir, koyulaşır ve zamk kıvamına erişebilir. Bu sıvı metabolik aktivite sonucu ortaya çıkan yan ürünler sebebi ile uzun dönemde kulak zarına, orta ve iç kulağa zarar verebilir. Ayrıca sıvı varlığında işitmede % 30´a varan kayıp olabilir. Bu sıvıda protein ve şeker olduğundan orta kulakta mikropların üremesi kolaylaşır, dolayısıyla da sık sık orta kulak iltihapları gelişebilir.
Kulakta sıvı birikimi ile giden durumlarda tedavi nasıl olmalıdır?
Sıklıkla mikrobik olmayan orta kulakta sıvı birikimi tıbbi ismi ile seröz otit media genellikle kendi kendini sınırlayan bir durumdur. Tedavisinde kullanılan soğuk algınlığı ilaçları östaki borusunu açmak ve sıvının buradan boşalmasını sağlamak konusunda hiç bir faydaları olmadığı tıp literatüründe defalarca gösterilmiştir. Özellikle ağız yolu ile alınan bazı soğuk algınlığı ilaçlarının ciddi yan etkileri mevcuttur. Faydalı olacağı inancı ile sık sık ve hatalı olarak tavsiye edilirler. Faydası olmayan bir ilacın kullanımı çocuğu gereksiz yere risk altına sokar ve ciddi ilaç yan etkilerine maruz bırakır.
Östaki borusunun açık kalması için, serum fizyolojik ile yapılan burun temizliği, sakız çiğneme faydalı olabilir. Basınca karşı üfleme balon şişirme gibi aktivitelerin faydalı olabileceği bildirilmektedir. Denize girmek, gerçek deniz suyunun genizdeki olumlu etkisi ile mukozalarda oluşan ödemi çözerek östaki borusunun açık kalmasına yardımcı olduğu ayni zamanda yıkama etkisi ile hastalık etkenlerini uzaklaştırdığı bilinmektedir.
Bu yöntemlere yanıt vermeyen ve uzun süren işitme kaybı yaratan sıvı birikmesi durumunda KBB uzmanı tarafından orta kulak basıncı ölçülerek öncelikle ilaç tedavisi denenir. Bu ilaç tedavisine yanıt alınmaması durumunda cerrahi yöntem ile müdahale edilir.
Orta kulak iltihabı nedir? Nasıl gelişir? Belirtileri nelerdir?
Geçirilen üst sonunum yolu enfeksiyonları sebebi ile östaki borusunun tıkanması veya östaki borusu yolu ile mikrobik etkenlerin orta kulağa ulaşması ile ortaya çıkan mikrobik bir durumdur. Şiddetli ağrısı olur. Ağrı kesicilerden ibuprofen içerikli ilaçlar ancak etkili olabilir. Paracetamol içerikli ilaçların etkileri çok sınırlıdır. Ana kural ağrıyı kes ilk 24 saat içinde doktora muayene götür.
Çok küçük çocuklar nerelerinin ağrıdığını, dolayısıyla kulak ağrısını da tam ifade edemeyebilirler. Orta kulak iltihaplarının çoğu, çocuğun son 10 gün içinde geçirdiği bir soğuk algınlığı durumunu takiben gelişir. Belirtiler, sürekli kulaklarını çekiştirmesi ve kaşıması, huzursuzluk, iştah azalması ve uyku düzeninde değişiklik, kulak akıntısı, işitme güçlüğü, ateş görülebilir. Ateş çok yüksek olamayabilir. Uzun süreli durumlarda ayrıca, denge bozuklukları, sık sık düşme, çarpma, sakarlık, yürümede gecikme, konuşmada gecikme, çocuğun konuşmalarının anlaşılamaması gibi bulgular ile kendini gösterebilir.
Ayrıcı tanı nasıl yapılır?
Eczacılar Birliği: Ülke genelinde ilaç eksikliği yaşanıyor İçeriği Görüntüle
Hikâye ve fizik muayene sonrası tanı kolaylıkla konulabilir. Kulak zarı sadece az miktarda kızarık olup beklenen ışık yansıması silinmemmiş ise takip edilebilir. Virüslere bağlı gelişmiş olabilir. Ancak ışık yansıması silinmiş zar şiş ve damarlanmış ise hatta orta kulaktan sıvı gelecek şekilde zar delinmiş ise antibiyotik tedavisi kaçınılmaz olur. Doktorun tecrübesi ve itinalı muayenesi ile tanı kolaylıkla konulabilir.
Tedavisi nasıl yapılır?
Bakterilerin neden olduğu orta kulak iltihaplarında antibiyotik tedavisi gereklidir. Çoğu zaman başarılıdır. Başarısız kalındığı taktirde cerrahi müdahale gerekli olabilmektedir. Bu durum çok ender olarak görülmektedir. Cerrahi tedavi, orta kulak iltihabında ilk tercih edilen tedavi yöntemi değildir.
Bu noktada önemli olan kulak zarlarında görülen hafif kızarıklıkların geçirilen virüslerin sebep olduğu üst solunum yolu enfeksiyonları ile gelişebileceğini akılda tutmaktır. Gribal veya üst solunum yolu enfeksiyonu geçiren bir hastanın rutin muayenesinde kulak zarları kızarık görülebilir. Bu durumlarda ayrım yapmak çok önemlidir. Her gribal hastalıkta kulak zarı kızarıklığı görülmesi sürpriz bir durum değildir. Gribal (virüsler ile oluşan) hastalığın iyileşmesi ile bu kızarıklık çoğu zaman kaybolur. Antibiyotik kullanılmasına çoğunlukla ihtiyaç duyulmaz.
Önemli Nokta: Her kulak zarı kızarıklığı durumunda antiyotik tercih edilmemesidir. günlük takip ile çoğunlukla virüsler ile oluşmuş hastalığın kendini sınırlayıp iyileşmesi ile bu kızarıklıklar da kaybolacaktır. Destek tedavisi önemlidir gereklidir. Hastanın şikâyeti muayenesi doktorun itinası ve tecrübesi ile ayırıcı tanı kolaylıkla yapılabilir.





