Haber: Pelin Yükselay
Ülkedeki pahalılık ve günden güne azalan alım gücü vatandaşı bezdirmiş durumda.
Gündem Kıbrıs Gazetesi’ne konuşan vatandaşlar Ekonomi Bakanı olmaları halinde ilk işlerinin denetimi sağlayarak fiyatları ucuzlatmak olduğunu söylerken, halkın içine karışarak ekonomiyi tüm gerçekleri ile gözlemleyeceklerini kaydettiler.
Halkın kan ağladığını belirten vatandaşlar, ‘devlet dairelerinde oturup da keyif çatarken ülke ucuzlamaz’ diyerek, mevcut Ekonomi Bakanı’na halkın içine inmesi, marketlere kasaplara gitmesi, bizzat kendisinin denetleme yapması çağrısında bulundular.
Vatandaşlar ne dedi?
Zehra Kamçı: Ben Ekonomi Bakanı olsaydım ilk işim güzel bir denetleme birimi kurardım. Tüm marketlerin, manavların ve kasapların fiyatlarının denetlenmesini sağlardım. Aynı ürün bir markette 5, diğerinde 25, bir başkasında 55. Bunun yanında bir ürünün fiyatı bugün 5, yarın 15. Böyle bir durum kabul edilemez. İlk işim bunun önüne geçmek olurdu. En başta bu fiyat politikasını oturtmak lazım ve denetim şart.
Hatice Mertoğlu: Ekonomi Bakanı demek, o ülkede düzgün işleyişi olan bir ekonomi olması demek. Ben Ekonomi Bakanı olsaydım ilk işim bu ülkedeki ekonomik yapıyı düzeltmek olurdu. Pahalılık çok fazla, denetim sıfır. Ülke ekonomisi çok kötü durumda ve iyi yönde en ufak bir ilerleme yok. Ekonomik anlamda gelişemiyoruz, döviz başını alıp gidiyor, biz sadece bakıyoruz. Ne yazık ki mevcut Ekonomi Bakanlığı’ndan bu durumun iyileştirilmesine dair bir adım da yok. Oturduk izliyoruz. Fiyatlar yükseliyor, maaşlar olduğu yerde sayıyor. Refah yaşam deniyor ama günden güne geri gidiyoruz.
Mustafa Kırmızıyüz: Şayet Ekonomi Bakanı ben olsaydım, adalet sağlardım. Herkes et yiyebilmeli, herkes tavuk yiyebilmeli, herkes canının çektiğini alabilmeli. Markete gittiğinde tüm anne ve babalar çocuklarına sağlıklı besinler alabilmeli. İnsanlar reyonların önünden sadece fiyatlara bakarak geçmemeli. En önemlisi gıda. Her insanın her gıdaya eşit oranda ulaşabilmesi, alabilmesi gerekiyor. Önce bunun sağlanması lazım. Fiyatlar aldı başını gitti. Bir gün 50’ye aldığınız ürünü bir sonraki gün bakıyorsunuz 150’ye alıyorsunuz. Böyle bir düzensizlik olamaz. Sistem şart, denetim şart. Fiyatların denetlenmesi gerekiyor. Bir ürün bir yerde 10, aynı ürün diğer yerde 50 TL. Neden? Devlet bunun önünü almak zorunda. Bu ülkede herkes asgari ücret almıyor. Bunun çok altında maaşa çalışan insanlarımız da mevcut. Bunların dengelenmesi gerekiyor. Adalet gerekiyor. Ülkede ekonomik anlamda ciddi bir sıkıntı var. Alım gücü günden güne düşüyor. Son 10 senede ülke bu açıdan çok ama çok geriye gitti. Bu ülke bunu hak etmiyor.
Osman Dadakoğlu: Ben Ekonomi Bakanı olsaydım ilk iş hayat pahalılığı hesaplama yönteminde değişikliğe giderdim. Dünyada genel olarak bir pahalılık söz konusu. Hükümet de hayat pahalılığı oranında maaşları yükseltiyor ve bir şeyler yapmaya çalışıyor. Belki hayat pahalılığı hesaplama yönteminde bir sıkıntı olabilir. Fiyat denetiminden bahsediyorlar ama serbest piyasa anlayışı hâkim. Evet bir nebze denetim yapılabilir ama ben çok da adım atmaya müsait bir ortam olduğunu düşünmüyorum.
Lefke’de iş kazası: Otobüs tamiri sırasında yaralandı İçeriği Görüntüle
Beyzade Rifatoğlu: Ekonomi Bakanı ben olsaydım, derhal ülkeye ucuzluğun gelmesi için çalışmalar başlatırdım. Ülke çok pahalı. Alım gücü düştü ve günden güne de düşmeye devam ediyor. Denetim şart. Dairelerde oturup da keyif çatma ile olmuyor bu işler. Halkın içine inmeleri, marketlere kasaplara uğramaları ve denetimi gerçekleştirmeleri lazım. Halk kan ağlıyor. Bunun gerçekten artık bilincinde olarak adımlar atılması gerekiyor.
Ali Hoyrat: Ben Ekonomi Bakanı olsaydım anında istifa ederdim. Halkın içine iner, halkla beraber mücadele ederdim. Pahalılık, alım gücünün günden güne düşmesi, yetersizlik ve de denetimsizlik en büyük şikayetler ve büyük bir sorun. Ekonomi Bakanı olarak bunları düzeltemeyeceksem, halkın içine karışır, hınca hınç mücadele ederdim. Başka yolu yok. Fiyatlar uçuyor. Artık biri bunu görmeli.
Hüseyin Erçika: Kendi parası olmayan bir devletin ekonomisi ya da bakanı mı olur? Benim yanımda 10 kişi çalışıyor ve ben ayda1 milyon TL maaş ödüyorum. Öyle bir noktaya geldik ki ben bu ay 9 çalışanımı işten durduruyorum. Artık kendim çalışacağım, başka bir çarem yok. Durumumuz vahim.
Ahmet Akyüz: Ben Ekonomi Bakanı olsam ilk işim fiyatları yükseltirdim. Ben bu ülkede pahalılık olduğuna inanmıyorum. Millet deli gibi alışveriş yapıyor, demek ki para var. ‘Param yok, açım’ diyen adam tembeldir, çalışmıyordur. Benzine elektriğe zam geldi mi her şeye zam gelir. Ekonomi Bakanı ne yapsın, hükümet ne yapsın? Döviz yükselir, devlet ne yapacak? Ambargolar altındasınız, ekonomik olarak ne kadar gelişebilirsiniz? Ambargolar kalkmadıkça ülke ekonomisi gelişmez, kimse de bir şey yapamaz.





