GÖZ GÖRE GÖRE VE BİLEREK ZEHİRLENİYORUZ – Kıbrıs Detay
DOLAR 40,1901 0.22%
EURO 47,1146 0.08%
ALTIN 4.312,780,91
BITCOIN 4716210-0,10%
İstanbul
28°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

GÖZ GÖRE GÖRE VE BİLEREK ZEHİRLENİYORUZ

GÖZ GÖRE GÖRE VE BİLEREK ZEHİRLENİYORUZ

ABONE OL
Temmuz 12, 2025 17:36
GÖZ GÖRE GÖRE VE BİLEREK ZEHİRLENİYORUZ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Acı ama gerçek, bu memlekette yediğimiz, içtiğimiz, nefes aldığımız her şeyde zehir mevcuttur. Ve bizler göz göre göre bu zehri soluyoruz, yiyoruz, içiyoruz.
Yediğimiz gıdaların denetimi Sağlık Bakanlığınca veya Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığınca ne kadar denetimden geçiyor? Bence bu ülkenin en büyük sıkıntısı denetimin olmayışıdır. Yediğimiz hiçbir sebze ve meyvenin eski doğal kokusu yok, dayanıklılığı yok ve ayrıca bir iki gün içerisinde şekil bozukluğu bile görülmektedir. Zaten günümüzde birçok gıdaların GDO’su (genetiği değiştirilmiş organizmalar) ile oynanmaktadır. Toprak derseniz, savaşlardan dolayı atılan kimyasallardan eski verimliliği kalmadığı gibi, başlı başına zehir bulanmıştır. Bu yüzden aldığımız besinlerde bu kadar sıkıntı var iken, bir de denetimsizlik, tahlil yapılmaksızın piyasaya sürülen ürünler bizleri göz göre göre zehirlemektedir. Ayrıca, hem kalitesiz ürün yiyor, hem de fiyat olarak en pahalısını alıyoruz.
Gelelim içtiğimiz sulara (damicana su veya boy boy pet şişelerdeki sular) ne kadar denetimden geçiyor. Bu damicanalar yeterli sağlık koşullarında temizleniyor mu? Veya evlerimize ulaşan musluk sularının geçtiği yollar ne kadar hijyen? Bu arada yeri gelmişken söyleyeyim, artık musluk suları o kadar kötü ki, depolarımız yılda bir kez mutlaka dezenfekte edilerek yıkanmalıdır. Aksi takdirde bağırsak parazitleri sizi içten içe sarar ve ikinci beyin olan bağırsaklar zorlu bir sürece girer. Çünkü, vücuda giren parazitlerin temizlenmesi de uzun bir süreç gerektirir. Veya, suda kullanılan ozon miktarı ayarlanamazsa, bu durumun kadınlarda meme kanserine yol açması olasılığı da çok yüksektir.
Ve elbette soluduğumuz hava insan yaşamında en önemli faktördür. Nefes alıp verirken ciğerlerimize çektiğimiz havanın ne kadar hijyen olduğunu Teknecik Elektrik Santralinden yayılan dumandan kestirmek hiç de zor değildir. Bile bile, göz göre göre, bu havayı soluyarak zehirleniyoruz. Kansere davetiye çıkarmıyoruz, resmen ona doğru koşuyoruz. Kaldı ki, ülkemizde her geçen gün kanser hastası çoğalmakta, genç yaşta bu amansız hastalığa yakalanıp, mücadelesini verenler çok fazla!!! Tüm bunların sebebi ise hükümet eden yetkililerin, halkın sağlığını hiçe sayarak inatla ve ısrarla Teknecik Elektrik Santralinde oluşan bu siyah dumanın sebeplerine bir son verme gayretine girmemeleri, çözüm üretmemelerdir. Menfaatleri, ceplerine dolan paralar halkın sağlığından çok daha değerlidir. Hep söylüyorum ve yazıyorum, insan sağlığın en ucuz olduğu ülkelerden biriyiz diye, evet aynen öyleyiz. Çünkü denetim yok, sistem yok, teşhis yok, analiz yok, halkın menfaatini düşünen yok, gerçekleri söyleyen yok, dalında işin ehli insan yok ama her konuda torpil çok.
“Tarih yazdık” diyenler aslında çok haklılar. KKTC’nin ve halkın sonunu getirmek için ellerinden geleni ardına koymayarak, yok etmek için uğraşarak “kara bir tarih” yazmaktalar. Ve bizler de buna seyirci kalmaktayız.
Vesselam.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r