0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Evim anayol üzeri olduğu için işe gidiş ve çıkış saatleri trafik oldukça sıkışık ve zar zor akar. Daha önce sabahleyin bu trafikte gördüklerimi sizlere aktarmıştım sevgili okurlarım. Şimdi bir de iş çıkışı gördüğüm manzaraları anlatmak istiyorum. Karı-koca yada sevgili bilemiyorum arabada gidiyorlar, hararetli bir şekilde konuşma açık olan camdan dışarıya yayılıyor. Yüz mimikleri tatsız bir konuşma olduğunu ifade ediyor.

Sanırım, günün stresi bu çifti fena kızdırmış. Başka bir sürücü arabada aşk acısı çektiği belli, olan Müslüm Babadan efsane bir şarkıyı sonuna kadar açmış dinliyor. Elinde bir de bira şişesi yudumluyor, bir “yef” çekmediği kaldı. İnsan trafikte giderken, nasıl bu kadar sorumsuz olup bira içer, canını hiç düşünmez!!! Böyle bir müziği nasıl dinler, onca relax, dinlendirici müzikler var iken!!!! Başka biri de takmış üzerine oriental müzik, aracındaki müzik sistemindeki baslar, bas bas nara atıyor resmen.

Bahçede oynayan can dostum Jabir bile bu gürültüye tepkisiz kalamıyor. Aracında çocuğu olanların pek umuru değil, sigaranın hem sağlığa , hem de çocuklarına zarar verebileceği, duman altı seyahat onlara keyif veriyor herhalde!!! Kervansaray Halk Plajındayım. İki tane genç kızımız yan plajdan şezlong taşıyarak getirip benim sağ yanıma yerleştimeye çalışıyor. Görevli bunu görüp geliyor ve diyor ki; “Hanımefendi yan plajdan şezlong taşımak yasaktır, lütfen plajı bir dolaşıp, boş bulduğunuz şezlonglara yerleşin”. “E ne olmuş yanı şimdi burada uzanacak değiliz, denize gireceğiz, eşyalarımız üzerinde dursun diye taşıdık.

Denize girip çıkınca eski yerine görürürüz” diyor içlerinden bir tanesi! Görevli tekrar büyük bir sabırla; “Yasak bayanlar, lütfen aldığınız yere geri götürün, plajın bir dizilim usulü vardır, siz bu düzeni bozuyorsunuz” diyor. Hanımlar duymazdan geliyor. Dayanamadım atıldım ve dedim ki; “Görevli size Türkçe konuşuyor” “E biliriz ya anladık Türkçe konuştuğunu” dedi bir tanesi bilmiş bir eda ile!! “Türkçe biliyorsunuz madem söylenileni uygulamakta niye direniyorsunuz? Anlayışınız mı kıt? Görevli görevini yapıyor, siz de buna saygı göstermek zorundasınız.

Yasak ne demek kavrayabildiniz mi?” dedim Hal böyle olunca surat eğip, söylenileni yaptılar. Görevli de derin bir nefas aldı. İnsanlara meram anlatmak ne kadar da zor!!! Markette ayıklanmış börülce buldum, kilosu 150 TL, iki paket aldım. “Mümkünse iki paket daha rica edeceğim, içerde varsa” diye sordum. Satıcı genç; “Bunları ben ayıklayıp, paketliyorum, dilerseniz birkaç saate iki paket daha size ayıklar, hazır ederim, kasaya siz telefon numaranızı bırakın ki börülceler hazır olunca sizi haberdar edelim” dedi.

Ben de “olur” deyip oradan ayrıldım. Emekçinin kazanması, üreterek ekmeğini taştan çıkarmaya çalışan insanlara yardım, benim için her zaman ön planda olmuştur. Birkaç saat içinde arandım ve geri börülceleri almaya gittim. Ayni paket, ayni kilo ilk aldıklarım 255 TL, ikinci sefer talep üzerine aldıklarımın üzerindeki etiket fiyatı 387TL idi. Görevli çocuk meydanda yoktu, kasadaki görevliye börülcenin kilosunu sorduğumda bana 180TL dedi. Yani anlayacağınız ilk aldıklarımın kilosu 150TL’sından , birkaç saat sonra aldıklarımın da kilosu 180 TL’den hesaplanmıştı. Yorum sizlerin. Ama bazen diyorum ki, kimseye iyilik yapmamak ve sokak hayvanlarını beslemek çok daha makbul!!!! Vesselam