0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Hepiniz biliyorsunuzdur “Az verme hırsız olur, çok verme yüzsüz olur” son birkaç gün içinde basında yer alan haberler arasında TC Baş Danışmanı Oktay Saral’ın, Başbakan Üstel’e “hakaret edercesine” bir cümle kurması bu özlü deyimin doğruluğunu onaylamaktadır. Sosyal medya bir anda bu “hakaret” haberi ile çalkalanıp durdu. Her kafadan bir ses çıktı, hayret edenler de çok oldu. Ben ise tamamen tepkisiz kalıp, hiç şaşırmadım. Her fırsatta size belirtiyorum “Atasözlerini, Özdeyişleri” çok severim ve bu cümlelerden hayat dersi çıkararak yol alırım.

Bir insan size karşı bu şekilde bir üslup kullanıyorsa demek ki o insandan yana saygıyı hak etmediniz!!! Ve saygı hak edilmez kazanılır. Neden bu saygıyı kazanamadığınızı oturup düşüneceksiniz. Eğer, karşınızdakine her fırsatta eğme basma tulumba gibi eğilip büzülüp, dik durmazsanız olacağı buydu. Eğer, maddi olarak bir güce sahip değilseniz ve her fırsatta karşınızdakine avuç açarsınız olacağı buydu. Eğer, iç işlerinize fazlası ile karışılmasına, seçim zamanı onların türlü oyunlarına alet olursanız olacağı buydu.

Eğer, kendi vatandaşınızın üstünde bir nüfusu, sırf onlara şirin görünmek için burada kimlik sahibi yaparsanız, olacağı buydu. Eğer, en değerli makamlara kendi halkınızdan değil, onların halkından birilerini getirirseniz olacağı buydu. Eğer, sizler iradeyi ve idareyi teslim etmeden durabilseydiniz bugün bu yaşanılan ve sarf edilen bu “hakaret” cümlesi asla olmazdı. Eğer, yavruluktan çıkıp olgun bir birey olabilseydiniz, hiç böyle bir durum içerisine düşermiydiniz ki.

Ve eğer, yeri geldiğinde masaya yumruk vurmasını bilemezseniz, beceremezseniz yine olacağı buydu. En önemlisi de, eğer bir makamda duruyor ve bu makamın hakkını gerektiği şekilde veremiyor, adınız yolsuzluk ve özel hayat ile gündemden düşmüyorsa, yine olacağı buydu. Efendiler, makam sahibi olmak ağırlık gerektirir, karakter gerektirir, gurur ve duruş gerektirir, şahsiyet gerektirir, sözünün ardında durmayı gerektirir, halkına güven vermeyi gerektirir, etrafına seçtiği insanların çapulcu değil, kültür sahibi olması, eğitimde ileri seviyede olması gerekir.

Liyakatı benimseyip, ülke hayrına işlere imza atıp, ekonomiyi kalkındırmayı gerektirir. Baş iseniz, bu başın verdiği ödev ve sorumlulukları tam manası ile yerine getirmeniz gerekir. Bunu da yaparken ne anadan, ne babadan destek ile kendi hamurunuz ile yoğrularak yapmanız gerekir. Bu saatten sonra hepiniz oturup bu durumu başınızı elleriniz arasına alarak iyice düşününüz ve hatalarınız ile yüzleşiniz. Zira, bu “hakaret” bugün ona, yarın sizlere olabilir. Bu potansiyeli sizler yarattınız, sizler onların eline ipleri verdiniz ve sizler onları yüceltirken, onlar sizleri her fırsatta küçük germekten geri durmadılar. Ders almazsanız, ders verirler sizlere işte böyle!!!!

Vesselam