0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

 9 Haziran 2023’te basına vermiş olduğu bir demeçte aynen şunları söylemişti Başbakan Ünal Üstel, “Elimizi taşın altına koyduk, gailemiz KKTC’dir, halkımızın refahıdır”. Üzerinden 5 ay geçti. Geçen süreçte toplum ve KKTC olarak bir arpa boyu yol kat etmediğimiz gibi, pahalılıktan boğazımıza kadar zamların altında gömülür hale geldik.

KKTC denilen bu çarpık yapıda hiçbir şey yolunda değildir. Ellerini taşın altına koymuşlar. Doğrudur, her taşın altından sizlerden biri çıkıyor. Bir reçete olayı çorap söküğü gibi uzadıkça uzuyor. Ama her ne hal ise Girne bölgesinden ne doktor, ne de eczacı tutuklanmadı. Yahu bir tek bu bölgede mi dürüst insanlar var? Yoksa Üstel bölgesini “dokunulmazlıkla” mı kuşattı?

Elektrik kurumundaki yolsuzluklar ve Sideral Denizciliğin açmış olduğu davayı kazanmasının ardından olayın gerçek yüzü de ortay açıktı ve bu işte hükümetin parmağı olduğu belgelendi. 50 yıla yakındır KKTC’yi tanıtacaklarını söyleyip duruyorlar ama bu söyleminde tamamen kendi hayal ürünleri olduğu aşikardır.

KKTC, TC tarafından parmağında dilediğince oynattığı ve her türlü hükmünü verebileceği bir alt yönetim statüsünde, adı var ama gerçekliği yok hükmündedir. Nüfus sayımına gelecek olursak, bir tek hükümet yetkilisi dahi bu konuda açıklama yapmıyor. Bu bilgiyi tamamen kendilerine saklıyorlar. Çünkü, açıklayacak olurlarsa gerçekte orijinal Kıbrıslı Türkülerin azınlık olduğunun gerçeği ortaya çıkacaktır.

Ne tuhaftır Rum bizi azınlık olarak görürken, kendi kendimizi, kendi topraklarımızda azınlık durumuna düşürdük. Dünyada böyle bir sistem, böyle hükümetçilik oyunu oynayan başka birileri var mıdır? İnsan kendine, memleketine ve toplumuna böyle bir kötülüğü nasıl yapabilir? İşte, “elimizi taşın altına koyduk” dedikleri bu olsa gerek ve bizi yavaş yavaş bitiriyorlar. Türk Lirası döviz karşısında her geçen gün eriyip giderken, ülkede ev kiraları, ev satışları, oto satışları döviz olarak işlem görüyor.

Milletin beli büküldü ev sahibi olacak diye. Market fiyatlarına gelecek olursak temel gıda ürünleri de dahil memlekette denetimsizlik aldı başını gider. Her market kafasına göre fiyat belirler. Eskiden alış-verişlerimiz kilo üzerindenken, şimdi her şeyi tane ile ile alır olduk. Et ve tavuk fiyatlarına hiç değinmeyeceğim. Hükümet edenler pahalılığa çözüm bulamıyor, işlerine de gelmiyor.

Burada baktığımızda, bu işlerin ardında da “elini taşın altına koyan sözde kendilerini büyük siyaset adamı sananlar” değil midir ki??? Toplumun başına ne geldiyse önce seçtiklerinden, sonra kendi akılsızlıklarından değil midir ki!!! Ama bu efendiler her fırsatta “elimizi taşın altına koyduk” diyorlar ya, yalan da değil hani!!! Memlekette hangi pis işin altını kazıyacak olsanız, mutlaka altından çıkacak olan el, Diyanellosun sigara fabrikasındaki jönlerden biri değil midir ki!!!! Vesselam.