0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Hepinizin bildiği gibi Azerbeycan, kardeş ülke olarak tanımlanmaktadır bizlerin alfabesinde. Daha doğrusu, siyasilerin alfabesinde öyle tanımlanmaktadır. Kardeş ülke diyorlar ama her ne hikmetse bu kardeş bizi yıllardan beridir tanıdıydı, tanıyıyordu, tanıyacaktı hikayeleri ile yoğrulup duruyoruz.

Biz çok iyi biliyoruz ki, KKTC denilen bu çarpık yapıyı hiçbir ülke ne tanır, ne de “Adam” yerine koyar. Bu ziyaret de öylesine hani derler ya maksat “dostlar alış-verişte görsün” işte tam da böyle bir durum. Devletin ensesinden yiyip, içip, gezmek yıllardan beri adeta geleneksel bir hal almış durumdadır. Ehh ne demişler “Devletin malı deniz, yemeyen keriz”. Ama bunlar yiyen kerizler.

Efendim, gelelim asıl meseleye, ne olmuş yani, bu Bakü temasları ülke siyasetine ne kazandırmıştır? Ülkeye değil ama siyasilere bir şeyler kazandırdığı kesindir. Resmi bir temas olmadığı aşikardır. Karşılama töreni olmamıştır, KKTC bayrağı dalgalanmamıştır, KKTC’yi onure edici herhangi bir tutum sergilenmemiştir. Bu temaslar herhalde büyük Reis’in talimatı üzerine göz boyamak için yapılmış bir gezi seyahatinden öte nitelendirilemez kanaatindeyim.

Devlette para yok, ekonomik olarak gücümüz belli, ama yurt dışı seyahatlerinden hiç geri kalmıyoruz. Kabul edelim, millet olarak yiyip, içip, gezip, eğlenmeyi çok seviyoruz. Turizm Bakanı Fikri efendi de bu seyahatte bulunmakta idi. Her zamanki gibi sahne showunu da çok güzel oynamıştı. Gazi Mağusa’yı ileride kültür Başkenti olarak görmek istediğini dile getirmişti.

Oysa, Gazi Mağusa’nın gerek çevre, gerek eski eserler olarak her yönden dökülmekte olduğunu hepimiz biliyoruz. Ama Fikri bu, sallamazsa olmaz elbet. Ya Başbakan’a ne demeli, “3 devlet tek millet” şimdi de slogan bu. Yahu, siz oraya hangi sıfatla gittiniz, sizi tanımıyorlar, Ana’nın yavrusu olarak kabul görmüşsünüz ve halen daha “3 devlet tek millet” diye lo lo lo okuyorsunuz.

Gerçekten halleriniz akıllara zarar bir durum. Ama siz de haklısınız. İnsan emir eri olunca, itaat etmeyi görev bilince her kılığa girmeyi kabul edip, rolünü güzel oynamak zorunda kalıyor. Nasılsa bu da bir gezi idi, tadını çıkarıp, keyfine vardınız. Sonuç mu, yukarıda da dediğim gibi “dostlar alış-verişte görsün” yeter. Vesselam.