ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK – KAZANÇLAR-KAYIPLAR – Kıbrıs Detay
DOLAR 32,9949 -0.11%
EURO 35,8195 -0.26%
ALTIN 2.528,010,83
BITCOIN 22728271,72%
Lefkoşa
°

20:35

AKŞAM'A KALAN SÜRE

ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK – KAZANÇLAR-KAYIPLAR

ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK – KAZANÇLAR-KAYIPLAR

ABONE OL
Haziran 22, 2023 09:37
ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK – KAZANÇLAR-KAYIPLAR
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Geçtiğimiz günlerde Tufan #Erhürman’ın bir açıklamasını okudum. Aynen şöyle diyordu. “Çok kültürlülüğü bir zenginlik olarak yaşamalıyız. Bu iyi bir şeydir.” Biz “hoca” dedikçe, hoca ne konuşacağını şaşırmış artık. Muhalefetin başı değil de Ubp’nin yan kuruluşunda başkanlık eden, Ankara’ ya da sürekli tezahürattan geri durmayan bir kimliğe büründü adeta.

Sanırım KKTC’de zamanın siyaseti budur. 74 sonrası Ada’ya gelenler ile kültür çatışması yaşadığımızı hep yazmışımdır. Evet onlar da Türk biz de Türk. Ancak, onların örf ve ananeleri farklı, bizimkiler çok daha farklı. Sadece belirgin bir farkı yazmadan da geçmeyeyim. Biz Orijinal Kıbrıslı Türkler bakabileceğimiz, geleceğini bir tamam hazırlayabileceğimiz kadar çocuk yaparız. Onlar ise, çocuğu ileride kendilerine baksınlar diye yaparlar.

Burada hemen belirteyim fazla konu dışına çıkmadan. Gelenlerin içerisinde tamamıyla bizim adetlerimizi benimseyip , bizden biri gibi olanlar da vardır. Yıllar içinde yanlış politikacılar ve yanlış siyaset düşüncesi içerisinde Ada’y a neredeyse 72 milletten insan doluştu. Bunlar ya ucuz işçilik için getirilenler, ya eğitim amaçlı üniversitelerde okumaya gelenler, ya da sığınmacı olarak gelenler oldu. Bu arada yurt dışından birçok yabancı da ev alarak yerleşti. Ve elbette casinolarda çalıştırılmak üzere gelen birçok yabancı uyruklular da zaman içerisinde Ada’nın yerleşikleri haline geldi, özellikle de Ruslar. Malumunuz üzere kimlikler de golifa gibi dağıtılınca Bizler, yani asıl orijinal Kıbrıslı Türkler aralarında kaynayıp gittik.

Kimlik asimilasyonu, ne kültür bıraktı, ne örf ve anane bıraktı. Çocuklarımız daha ilkokuldan başlayarak yabancı kültürde insanlar ile bir arada eğitim almaya başladı. Yani dağıldık, dağıtıldık, yok olmaya yüz tuttuk. Sokağa çıktığınızda tanıdık bir yüz görmeniz artık mümkün değil. Hele ki her geçen gün siyahilerdeki artış, inanılır gibi değil. Ha bunları yazıyorum diye, sakın kimse bana “ırkçılık yapıyorsun” demesin. Çünkü ben bu topraklarda doğup büyüdüm, Atalarım bir karış toprak vermemek için uzun yıllar mücadele etti. Bu memleket bizim diye her türlü mücadeleyi kadın çocuk demeden omuz omuza verdi. Bu mücadele, bir devlet olmak, kendi vatanında hür ve kaygısızca yaşamak içindi.

Ama gelin görün ki, sokağa çıktığımızda, trafikte giderken can pazarında yol alır olduk. Güven duyulacak bir insan kitlesi yok maalesef. Her an her köşeden farklı bir ırktan, farklı bir dinden insan çıkabiliyor. Evlerimizde çifte kilit altında oturuyor, kapı pencere açamıyoruz özgürce. Bu çok kültürlülüğün neresi zenginlik sorarım size Erhürman? Bu çok kültürlülük bize ne kattı, ne kazandırdı, çıkıp anlatsanız da bizde öğrensek.

Ben de size buradan kaybettiklerimizi anlatayım. Birlik ve beraberlik ruhumuzu yitirdik. Çünkü farklı kimlikler aramıza kaynayınca bizler bozulduk. Kültürümüzü yaşatamadık. Çünkü artık sokaklarda simit satılıyor, her köşe başında çiğ köfte dükkanı ve kokoreç piyasayı doldurmuş durumda. Türk mutfağından çok yabancı mutfakların sayısı her geçen gün artmakta.

Adana, Antep, Urfa lezzetleri her sokaktan ses veriyor. Siz buna turizm diyorsunuz. Ancak, turizmde ilk önce yerli üretim, yerli üretici yabancılardan kat be kat daha çok olmalıdır. Oysa, bizde durum tam tersidir. Yok #Erhürman efendi, bu çok kültürlülük bize yaramadı, bizi eritti, tüketti ve biz artık bir birimizi tanıyamaz olduk. Lütfen pembe gözlüklerinizi çıkarıp etrafınıza daha detaylı bir şekilde ve daha gerçekçi bir gözle bakınız. Vesselam.

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP
    300x250r
    300x250r

    Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.