 
        25 Ekim 2025 Cumartesi
 
        
    Teknolojinin varlığı ile insanoğlu her şeyi yapay zeka ve robotlar ile çözmeye çalışırken, teknolojinin tutsağı haline gelmiş bulunmaktadır. Sanal alem; dostlukları, arkadaşlıkları, samimiyeti ve dahi komşulukları yakıp, yıktı ve geçti. Şimdi artık doğum günleri, hastaya geçmiş olsun dilekleri, ölüm halinde baş sağlığı bile sosyal medya üzerinden yapılır oldu. Değişim son sürat devam ederken, insanlık başka bir boyuta doğru yol almaktadır. Bu değişimle birlikte her şey kirlendi. Zihinler, beyinsel işlevler, çevre, hava, yiyecekler ve en çok da insanlık öyle bir kirlendi ki, bu saatten sonra kirlenen ne var ise temizlenmesi, temizlemek mümkün değil. Etrafımdaki insanları inceliyorum, çevreyi irdeliyorum ve görüyorum ki, Dünya bir değişim içerisinde hızla büyürken, bu değişimde kirlilik had safhada!!!! Savaşların havaya saçtığı kimyasallar ile toprak kirlendi. Eski verimliliği yok. Yiyeceklerimiz ya hormonlu, ya da GDO’su bozulmuştur. Meyve – sebzelerde eski lezzet yok, bulamıyoruz. Hayvanlar otlak bulamadığı için doğal yollardan değil, vitaminler ve içeriği belli olmayan arpa – buğday ile beslenmekten hayvan etlerinde bile eski lezzet kalmamıştır. Orman bitkileri bile eskisi gibi canlı ve diri değiller. Ardarda çıkan yangınlar sonucu maki bitki örtüsü bile yok olmaya yüz tutmuştur. Doğayı öyle bir kirlettik ki, artık bize eski verimliliğini sunamıyor. Denizler maviden yeşile çalar bir renk olmuş artık kirlilikten!!! Baksanıza, mevsimler bile bambaşka olmuş, bir gün içerisinde adeta dört mevsim yaşar olmuşuz. Kaldı ki, güzelim Adamızın mevsimi düşman çatlatan cinstendi. Artık sabahleyin uyandığımızda, gün içinde hangi mevsimi yaşayacağımızı biz de kestiremiyoruz. Gökyüzüne salınan gazlar, kimyasallar, yeşil alanların giderek azalması, hava olaylarını da bozmuştur. Ve asıl konu insanoğlu, öyle hızlı bir değişim akımının içerisine girmiş ki, nasıl tanımlasam diye düşünür olduk. Çok geniş bir kapsama giren tanımda yok yoktur. Her şey kirlendi artık. Duygular, insanlar, doğa, çevre, tabiat olayları, toprak ana, iklimler, bu kirlilikten nasibini fazlası ile alırken, en kötüsü de insanlığın artık robotlardan bir farkı kalmadı dersem yalan olmaz. Duygusuz ve hissiyat yoksunu bir nesil geriden koşarak gelmektedir. Bir sonraki nesli düşünemiyor ve ne halde olacaklarını kestiremiyorum. Sanırım ben yaşlardakiler en şanslı nesil oluyoruz. Zira, iyilik ve güzellik kavramları içerisinde temiz bir Dünyada doğmuş, yetişmiş ve değişime şahit olmuş bir nesil oluyoruz. Ve elbette bu değişimde, temiz hislerle var olmaya devam etmek, insan kalabilmek, doğada, çevrede en küçük bir güzellikten keyif almayı bilmek, mevsim değişimlerine ayak uydurmak için gayret göstermek ve her ne olursa olsun, değişimden çok iyiliği seçmek ve yapıcı olmak, bir insan için en güzel erdemdir. İşte tüm değişimlere rağmen, tüm bu kirliliğe rağmen, zihnini kirletmeyen, doğaya ve çevreye saygılı olan, mevsimleri ne olursa olsun dostane kucaklayan ve insanlığından hiç bir şey kaybetmeyen her kim varsa selam olsun diyorum.
Vesselam
