DOLAR 41,8788 0,46%
EURO 48,9814 0,67%
ALTIN 5.863,160,70
BITCOIN 4522597-2.44913%
Lefkoşa
°

SABAHA KALAN SÜRE

r
r
r
r
r
r
Özkunt “Korku iklimiyle toplum bölünmek isteniyor. İki devletlilik bir illüzyondur”

Özkunt “Korku iklimiyle toplum bölünmek isteniyor. İki devletlilik bir illüzyondur”

ABONE OL
Ekim 16, 2025 16:59
Özkunt “Korku iklimiyle toplum bölünmek isteniyor. İki devletlilik bir illüzyondur”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Nevzat Özkunt, BRT’nin “Seçim ’25” programına, seçime adayı ile katılan veya adaylardan birine destek veren UBP, CTP, YDP, DP ve KSP genel sekreterleri ile birlikte katıldı. Özkunt, iki devletli çözüm konusundaki karar önergesini ve hükümetin tutumunu eleştirdi.

Özkunt, dünkü sözde meclis kararını “hükümet kararı” olarak nitelendirip,bunun bir meclis kararı olmadığnı belirterek, “Bu kararı Kıbrıs Türk halkına saygısızlık olarak değerlendiriyorum” dedi. 19 Ekim cumhurbaşkanlığı seçimlerinde halkın tercihlerinin belli olacağını vurgulayan Özkunt, “Miadını doldurmuş bu hükümetin yangından mal kaçırır gibi bir karar çıkarması anayasal olarak da mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

“Halkın iradesini baskılamak kabul edilemez”
Kıbrıs Türk halkının iradesine yaslanması gereken siyasal partilerin halkın iradesini bu şekilde baskılamasının kabul edilemez olduğunu belirten Özkunt, 1983’te kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası ve 1985’te meclisten oy birliğiyle geçen kuruluş bildirgesinin halkın onayıyla yürürlükte olduğunu hatırlattı.
Özkunt, bu bildirgenin çarpıtılarak geçirilmek istenmesinin “hiç şık olmadığını” söyledi.
İki devletlilik söyleminin Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin politikasıyla örtüşmesinin beklenemeyeceğini ve bunun bir dayatma olduğunu dile getiren Özkunt, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararına atıf yapanlara da eleştiriler yöneltti:
“15 aydır akılları neredeydi de şimdi seçime yönelik bu kararı veriyorlar? Halk bu saygısızlığın altında kalmayacaktır.”

“Karar halktan değil, talimattan geliyor”
Özkunt, kararların halktan gelen taleplere göre değil, farklı yönlendirmelerle alındığını savunarak,
“Bir gemide birlikte gidiyoruz; dolayısıyla bu gemiyi güvenilir bir limana taşıyacak iradeyi birlikte göstermemiz gerekiyor” dedi.

“Seçim sadece Kıbrıs konusuna indirgenemez”
TDP Genel Sekreteri, seçimin sadece Kıbrıs meselesine indirgenemeyeceğini, Kıbrıs Türk halkının oyunu yalnızca bu konudaki yaklaşımlara göre vermeyeceğini ifade etti.
Özkunt, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman etrafında bir toplumsal konsensüs oluştuğunu belirterek,
“Demokrasiye, yineleyen biçimde çiğnenen anayasaya, hukuka saygı ve eşitliği temel alan ve laikliğe dört elle sarılan bir toplumsal konsensüs söz konusudur” ifadelerini kullandı.

“Korku iklimiyle toplum bölünmek isteniyor”
İç düzenin sağlanması ve usulsüzlüklerin yargıya havale edilmesi gerektiğini söyleyen Özkunt, hükümetin korku iklimi yaratarak toplumu bölmeye çalıştığını savundu.
“Federasyon gelirse bayrak kalmayacakmış, Güney Kıbrıs’ın boyunduruğu altına girecekmişiz gibi gerçek dışı yaklaşımlarla korku salıyorlar. Oysa Erhürman’ın etrafında sevgi,güven ve dayanışma yumağı oluşmuştur” dedi.

“İki devletlilik bir illüzyondur”
Özkunt, bugüne kadar hangi somut kazanımların elde edildiğinin açıklanması gerektiğini vurguladı:
“Somut kazanımı Türk Devletleri’nin Güney Kıbrıs’ta elçilik açmasıyla Güney Kıbrıs elde etmiştir. Kuzey Kıbrıs’ın elde ettiği bir kazanım yoktur.”
Azerbeycan Gebele’de düzenlenen TDT sonuç bildirgesinde ,ne iki devletlilikten ne de KKTC’den bahsedildiğini ifade eden Özkunt, büyük beklenti içine girilen bu yapıdan karşılıklı kabul edilebilir, müzakere edilmiş ve adanın gerçekleri ile bağdaşır bir çözümden bahsedilmektedir. Adanın gerçekliğinin ise iki kesimlilik olduğunu, bu yapının ise siyasi eşitliğe dayalı iki federe devletten oluşması gerektiğini söyledi.Sözün özü “ki devletli siyaset” bir slogan olmaktan öteye gitmeyen bir illüzyondur. Halkımız bu içi boş sloganlara kanmayacaktır.
“Çözüm perspektifi bize kazanımlar getirdi”
Özkunt, çözüm perspektifinin getirdiği kazanımları sıralayarak, Taşınmaz Mal Komisyonu, Annan Planı düzenlemeleri, Yeşil Hat Tüzüğü, Mali Yardım Tüzüğü ve AB vatandaşlığı gibi uygulamaların çözüm sürecinin ürünleri olduğunu söyledi.
İki devletli siyasetin mülkiyet konusunda ortamı geren, karşılıklı rövanş uygulamalarına neden olan bir politika olduğunu belirten Özkunt, bunun sürdürülemez olduğunu ifade etti.

“İnşaat sektöründeki kriz iki devletlilik siyasetinin sonucudur”
Özkunt, inşaat sektöründeki çöküş ve bazı tutuklamaları da iki devletlilik siyasetinin sonucu olarak değerlendirdi.
“Türkiye’ye girişi yasaklanan yurttaşlarımız, Tatar ve ekibinin yönlendirilmesiyle yapılan bir uygulamayla karşı karşıya kalmışlardır. Müteahhitlerimiz ise Güneye geçemiyor,Avrupa ülkelerine seyahat edemiyor. Kıbrıs’ın kuzeyi adeta bir açıkhava hapishanesine dönüşmüş durumdadır. Pazartesi gününden itibaren ise çözüm vizyonu masada olacaktır. Bu yola Tufan Erhürman ile devam edeceğiz” dedi. Özkunt “Tüm sorunlarımızın çözümü için, müzakere masasının tekrar sonulç alıcı bir şekilde kurulması için tüm imkanları ve yolları zorlayacağız” ifadelerini kullandı.

“Beş yılda tek bir anlamlı müzakere yapılmadı”
Kıbrıs sorununun ister iki devletli, isterse federasyon temelinde olsun, müzakere edilerek çözüleceğini belirten Özkunt, son beş yılda hiçbir müzakere yapılmadığı gibi, anlamlı bir görüşme de yapılmadığını söyledi.
Güven artırıcı önlemler konusunda hiçbir adım atılmadığını, sınır kapılarının rahatlatılmadığını ve yeni kapıların bile gündeme gelmediğini ifade eden Özkunt, “Hiçbir şeyi müzakere etmeyen bir cumhurbaşkanı neyin kazanımını elde etmiş?” diye sordu.

“Tatar halktan kopuk siyaset izliyor”
Özkunt, seçim sonrası barış söylemleriyle ön plana çıkarılan Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulies’in gerçek yüzünün ortaya çıkacağını söyleyerek,
“Seçimden sonra barış havariliği gömleği giydirilen Hristodulies o gömleğini çıkartmak zorunda kalacak” dedi.
Uzlaşma sürecinin ve halktan kopuk siyaset anlayışının sonlandırılacağını vurgulayan Özkunt, “Kıbrıs Türk halkı ada yarısına sıkışmış durumdan çıkarılmalı ve dünyaya açılacak kapıdan toplumumuz nasibini almalıdır. Tatar’ın bu anlamda toplumuza verdiği zararlar büyük boyuttadır. Sonuç olarak bu görevin de Tatar’a ağır geldiği anlaşımıştır. Onu, bu yükten Pazar gün kurtaracağız” ifadelerini kullandı.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r