Türkiye’nin hava gücünü takviye etme amacıyla İngiltere ile imzaladığı 20 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı alım sözleşmesi, kamuoyunda büyük bir tartışma başlatmıştı. Geçtiğimiz günlerde atılan bu imzanın ardından, uzmanlar ve sosyal medya kullanıcıları şu soruyu gündeme taşıdı: “Neden 4. nesil bir uçak için bu kadar büyük bir bütçe ayrılıyor?”
Dünyada Çin başta olmak üzere Rusya ve ABD havacılık teknolojilerinde 5. ve hatta 6. nesil uçaklar konuşulurken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) envanterine katılacak olan 4.5 nesil olarak da anılan Eurofighter’a yapılan yatırım oldukça dikkat çekmiş ve eleştirele neden olmuştu. Yapılan bu eleştiriler, bu hamlenin kısa vadede hava filosunu güçlendirse de, uzun solukta Türkiye’yi teknolojik açıdan dezavantajlı konuma düşürme ihtimali ise oldukça yüksek. Gelin şimdi ABD’nin 2028’de uçacak olan 6. nesil uçağı F-47’ye yakından bakalım.
6. nesil F-47’nin üretimine başlandı
Türkiye’de Eurofighter Typhoon tartışmaları sürerken, ABD’den gelen bir haber, teknoloji farkının altını kalın çizgilerle çizdi. ABD’li havacılık devi Boeing, dünyanın ilk 6. nesil savaş uçağı olarak lanse edilen F-47’nin üretim sürecine resmen start verdiğini duyurdu.
ABD Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı David Allvin, Air, Space and Cyber Conference’da yaptığı açıklamada, “Mart ayında yapılan seçimin ardından üretim hızla başladı,” diyerek projenin aciliyetine vurgu yaptı.
Allvin, bu yeni platformun, “ailesindeki diğer sistemlerle birlikte gelecekte hava üstünlüğünü garanti altına alacağını” iddia etti.
F-47’nin ilk uçuşunun ise 2028 yılında gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
F-47 hakkında bilinenler
Daha önce Next Generation Air Dominance (NGAD) programı kapsamında geliştirilen ve F-22 Raptor savaş uçaklarının yerini alması planlanan F-47 hakkındaki bilgiler adeta “sır” gibi saklanıyor.
Dünya basınına sıza bilgilere göre: Uçağın en yeni gizlenme (stealth) teknolojileri, son teknoloji ürünü gelişmiş silah sistemleri ve yüksek itki gücüne sahip motorlarla donatılacağı kesinleşti.
General Allvin’in daha önce paylaştığı bir grafiğe göre, F-47’nin menzili 1.000 deniz milinden (yaklaşık 1.850 km) fazla olacak ve Mach 2 (saatte yaklaşık 2450 km) hızının üzerine çıkabileceği ifade edildi.
Uçak, geleceğin hava savaşlarının temelini oluşturması beklenen, “işbirlikçi muharebe uçakları” olarak adlandırılan otonom insansız hava araçlarıyla birlikte görev yapması bekleniyor.
ABD Hava Kuvvetleri, F-22 filosundan daha büyük olması öngörülen, en az 185 adet F-47’yi envanterine katmayı hedefliyor.
Allvin, bu adımla birlikte gelecekteki hava üstünlüğünün önemini belirterek, “Sadece darbe vurmak yetmez. Rakibine ‘seni yere serebileceğimi’ göstermen gerekir” sözleri oldukça dikkat çekti.
Öte yandan Çin ve ABD savaş uçakları konusunda oldukça hızlı bir yarışa girdi. Çin geçtiğimiz hafta 6. nesil savaş uçağı Chengdu J‑36’yı uçurmuştu. ABD’nin F-47’si mi yoksa Çin’in j-36’sı mı bu ilerleyen yıllarda yakından göreceğiz.
F-47 ve Eurofighter Typhoon Özellikleri

Eurofighter Typhoon
4. nesil++ (bazı kaynaklarda 4.5. nesil) Hava üstünlüğü odaklı, çok rollü; aerodinamik olarak manevra kabiliyeti yüksek, gelişmiş radar ve sensörler eklenebilir.Hava performansı
Maksimum hız ~2.495 km/s (Mach 2.0+)Tahmini Mach 2+Çok yüksek, hava üstünlüğü için optimize
F-476. nesil Gizlilik, yapay zekâ destekli pilot asistanları, sensör füzyonu, ağ merkezli savaş kabiliyeti; hem hava hem kara hedefleri için tasarlanmış.6. nesil, “gizli uçuş + sensör entegrasyonu + otonom destek” özelliklerini içerir ve 4. nesil uçaklarla karşılaştırıldığında çok daha ileri bir konsepttir.
Hava performansıMenzil ~2.900 km (yakıt + drop tank)Henüz net, ama uzun menzilli ve hava ikmaline uyumlu tasarımManevra kabiliyeti Muhtemelen yüksek, ama daha çok sensör ve silah entegrasyonu odaklı
Tüm bunlar göz önüne alındığında Eurofighter, hala manevra kabiliyetiyle 4. nesil uçaklarda lider fakat F-47, daha çok “gör, karar ver, vur” yaklaşımıyla dijital üstünlük sağlamak için tasarlanmış.

Türkiye neden 4. nesil uçağa yöneldi?
Türkiye’nin Eurofighter Typhoon alımındaki tercihi, bir kez daha savunma sanayi politikalarını tartışmaya açtı. Uzmanlar, Ankara’nın bu hamlesinin kısa vadeli ihtiyaçları giderme odaklı olduğunu, ancak ABD’nin F-47 gibi 6. nesil platformları devreye soktuğu bir dönemde, uzun vadede teknolojideki bu nesil farkının ciddi bir dezavantaj yaratabileceği konusunda uyarıyor. Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasının ardından oluşan açığı kapatma zorunluluğu, bu kararın ardındaki en büyük etken olarak görülüyor.Bu teknolojik makasın kapanıp kapanmayacağı, Türkiye’nin kendi 5. nesil savaş uçağı projesi olan KAAN’ın gelecekteki başarısıyla doğrudan bağlantılı olacak.
Sizce Türkiye’nin Eurofighter tercihi doğru bir strateji mi, yoksa ABD’nin 6. nesil hamlesi karşısında geç kalınmış bir adım mı?





