Bu yabancı balık türü hızla yayılıyor: Tehlike büyük

Karpatlar bölgesinde keşfedilen istilacı balık türü, ekolojik dengeyi tehdit ediyor. Uzmanlara göre bu türün kontrol altına alınmaması, yerel balık popülasyonları üzerinde geri dönülmez etkiler yaratabilir.

“GÜNEŞ PİRANASI” OLARAK BİLİNİYOR

Burştın Baraj Gölü’nde yapılan incelemelerde “güneş levreği” (Lepomis auritus) ya da halk arasında bilinen adıyla “güneş piranası” tespit edildi. Kuzey Amerika kökenli olan bu tür, Avrupa’da istilacı olarak kabul ediliyor. Balığın yanlardan basık, yüksek gövdeli yapısı, keskin yüzgeçleri ve güçlü dişleriyle dikkat çektiği belirtildi. Uzmanlar, bu türün yerel ekosistemde yerli balıkların yumurtaları ve yavrularını yiyerek büyük bir tehdit oluşturduğunu söylüyor.

YEREL TÜRLER İÇİN CİDDİ TEHLİKE

Bilim insanlarına göre güneş levreği, hem açgözlü beslenme alışkanlığı hem de hızlı üreme kapasitesi nedeniyle kısa sürede hakim tür haline gelebiliyor. Bu balık ikinci yaşam yılında üreme olgunluğuna ulaşıyor ve kısa sürede yoğun popülasyonlar oluşturabiliyor. Bu durum, özellikle tatlı su ekosistemlerinde yaşayan yerli türlerin sayısında dramatik düşüşlere neden olabiliyor.

UZMANLARDAN “EKOLOJİK FELAKET” UYARISI

Halytsky Ulusal Doğa Parkı yetkilileri, balığın Ukrayna sınırlarını aşarak komşu bölgelerde de görülmesinin bölgesel bir ekolojik kriz riski taşıdığını vurguladı. Uzmanlar, istilacı türlerin su yolları aracılığıyla farklı ülkelere hızla yayılabildiğini, bu nedenle biyolojik kontrol önlemlerinin bir an önce uygulanması gerektiğini belirtti. 

TÜRKİYE’DE DE DİKKAT ÇEKEN BENZER TÜRLER VAR

Türkiye’de de son yıllarda yabancı kökenli balık türlerinin görülme sıklığı arttı. Özellikle güneş balığı gibi türlerin bazı iç sularda tespit edildiği bildiriliyor. Uzmanlara göre bu durum, yerel ekosistemlerin dengesini bozma potansiyeli taşıyor ve sıkı denetim gerektiriyor.

DOĞAL DENGE TEHDİT ALTINDA

Ekologlara göre istilacı türlerin kontrolsüz yayılımı, yalnızca balıkları değil, tüm ekosistemi etkiliyor. Sudaki oksijen oranının azalması, plankton dengesinin bozulması ve diğer canlı türlerinin azalması gibi zincirleme etkiler, uzun vadede geri dönüşü zor bir çevresel krize yol açabilir.