ÜNAL ÜSTEL: “HİÇBİR SÖZÜMÜZ HAVADA KALMADI, DURMAK YOK, YOLA DEVAM”
Şimdi ben de bu sözünüze atfen “HER SÖZÜNÜZ BALON GİBİ SÖNDÜ” diye buraya bir not düşmek istiyorum. Göreve geldiğiniz ilk gün liyakata dayalı atama yapmaktan bahsettiniz. Oysa, siz ta ezelden beri liyakata bakmaksızın, yanınıza yandaşlarınızı şakşakçılarınızı, hatta baremi tutmadığı halde Turizm Bakanlığı yaptığınız dönemde, kendinizce bir zattı Özel Kalem atamıştınız. Şimdilerde o zat müsteşar. Yani, size yakın kim varsa vasıflı-vasıfsız bir makam bulup oturttunuz. Liyakat ile uzaktan yakından hiç ilgisi olmadı atamalarınızın, hem de hiç bir dönem. Şu kadın kolları hikayesine hiç girmeyeceğim.
Zira, o konu tam bir rezalet. “Pahalılığı durdurup, market fiyatlarını denetleyeceğiz ve temel gıda maddesi olan eti ucuzlatacağız” demiştiniz. Pahalılık tam gaz devam, her market kafasına göre etiket fiyatı belirliyor ve et fiyatları el yaktığı için millet et ihtiyacını güneyden almaktadır. Üreticiye tam destek vereceğiz ve üretimi destekleyici paketler sunacağız” demiştiniz. Güzelyurt portakal bahçelerinde hasat ya dalında çürüdü, ya pazar bulunamadı ya da beleşe gitti. Dahası bahçe sahipleri bu işin “batak” olduğunu anladığı için bahçelerini satmaya başladı. “Gençlere ve yeni evleneceklere ev kredisi sağlayacağız” demiştiniz. Bu konu, borç batağına sebebiyetten başka bir şey değildi. Zira, taksitlere maaş yetmezdi.
Asgari ücret alan bir çift nasıl ödeyecekti ki bu ev taksitini!!!! Bu da fos çıktı. İlaveten “gençlere iş imkanı yaratacağız, onlar bu ülkenin gelecek kuşakları, geleceklerini garanti altına almak ödevimizdir” dediniz. O bahse konu gençlerden bir tanesi ünlü sporcularımızdan Özper #Özorun (KKTC Güreş, Kickbox ve Kempo Şampiyonu) sizlerin, kendisine vermiş olduğunuz iş imkanı sözlerini yerine getirmediğiniz için memleketi terk etmiştir. Şuan Hollanda’da ırgatlık yaparak, ekmek parasını kazanmaya çalışıyor. Ve böylesi başarılı bir sporcu , bu Devletin sözde Devlet adamları tarafından değer görmüyor. Ve ülkesinden göç ediyor. Bunlar benim ilk anda aklıma gelen, sizin vermiş olduğunuz sözler. Bu sözler balon misali söndü. Hiç biri tarafınızdan yerine getirilmedi.
Ülkedeki, yolsuzlukları, insan kaçakçılığını, rüşveti, ölümlü kazaları, enflasyonu, ekonomik krizi, uyuşturucu kullanımını, peşkeşi, Devlet kurumlarının sistemsizliğini hiç yazmıyorum. Zira, göreve geldiğinizde hepsini düzene sokacağınıza dair aslan kesilmiştiniz. Lakin, biz görüyoruz ki karşımızda suni bir şişkinlik ile bütün verilen sözler havada asılı kaldı. Ya da balon gibi söndü. İşte tam da bu sebeplerden, size hatırlatmakta fayda görüyorum. Her başbakanın tarihte hazin bir sonu olmuştur. Bunu sakın unutmayınız ve son günlerinizi biraz vicdan, biraz empati ve biraz da yapabileceğiniz işler için söz vererek geçiriniz. Çünkü, her saltanat sonlanmaya mahkumdur. Vesselam