YAKLAŞAN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNE ÇEYREK KALA
Evet, ortalık iyice karışıp, çalkalanırken TDP ve CTP’nin bu konuda ortak yürüme kararı almaları kimilerine göre hayırlı, kimilerine göre ise hüsran olacaktır. Ben bu kararı doğru buluyorum. Güç birlikteliği mevcut hükümeti devirmek için şarttır. Çünkü Tatar’ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmemesi halinde hükümet erken seçime gitmek zorunda kalacaktır.
Böylelikle, UBP’nin kolu kanadı da kırılmış olacaktır. Zaten içlerinde çatırdama, bölünmüşlük her daim var iken, bu kez bu durum daha da hararetlenecektir. Yani TDP ve CTP’nin bu ortak kararı oldukça akıllı bir karardır. Gelelim seçimlerde karma oy kullanma konusuna, bence bu karma oy meselesi tamamen kaldırılmalıdır. Çünkü, iki milletvekili ile hükümette söz hakkı olan bir partinin artık esamesinin okunmaması ve haritadan silinmesi gerekmektedir.
Bu da YDP ve DP’dir. Kendilerini nimetten sanıp, hükümette yer almak için her türlü ayın-oyun işlerini kendilerinde hak görmektedirler. Temizlenmelidirler. Öte yandan Serdar #Denktaş’ın kuracağı parti bu seçimleri ne kadar etkileyecektir bilemiyorum ama işin özünde yatan gerçeğin #Tatar’ı temizlemek olduğu aşikardır. Bunu da zaten kendisi basın karşısında dile getirmiştir. Tatar’ın kaybetmesi ile UBP parça parça olacaktır.
Zira parti olarak Tatar’ı destekleme kararı almışlardır. Ancak, sağ görüşlü olup da sola oy verecek olanlar da olacaktır mutlaka. Zira, toplumda Kıbrıs melelesinin çözümlenmesi arzusu bulunmaktadır. Türkiye’nin garantörlüğünde bir çözüm olması her kesimden insanın arzu ettiği bir çözümdür. Ambargolar kalkmalı, dış Dünya ile temas olmalıdır. Aksi halde, bir 50 sene daha bu şeklilde yaşar ama hiçbir yere varamayız. Bunda da UBP’nin rolü çok büyük olmuştur. Bu yüzden artık gücünün kırılması, desteğinin azalması ve hükümette yer almaması elzem olmuştur.
Aklın yolu birdir. Tatar’ın kaybetmesi durumunda erken seçim gündemde olacaktır. Bu kaybediş de UBP’nin iktidarını tehlikeye sokarken, güç kaybına neden olacaktır. Cumhurbaşkanı olarak KKTC’ni temsil edecek olan liderin Dünya görüşü, barışçıl yaklaşımı ve ılımlı siyaseti ile dik duruşu söz konusu olmalıdır. Artı, Başbakan koltuğunda artık daha genç, daha Dünya görüşü ve vizyonu geniş bir kişi oturmalıdır. Liyakatsız atamalara bir son verilmeli, Devlet kurumları içerisinde iş bilir kişiler ve hiyerarşi ön planda olmalıdır. Devlete kayıtsız şartsız hizmet asıl olmalıdır.
Ha gelelim TDP ve CTP nasıl anlaşacaklar meselesine, UBP’ye nazaran daha genç, daha dinamik, memleket için bir şeyler üretme çabasında olan ve bakış açısında geniş bir yelpaze kullanan vekillerimiz vardır. Akli selim kararlar üretebilen, Dünya görüşü taşıyan ve savaşmak yerine barışın olması gerekliliğini savunan aydın vekillerimiz umut ediyorum ki bu birlikte yürüme kararı ile her daim ortak bir noktada buluşacaklar ve memleketi daha ileri bir yerlere taşıyacaklardır. Bu benim naçizane görüşümdür. Özelden ne olacak, nasıl bakarsınız bu duruma diye yazanlara buradan bu şekilde cevap vermiş olayım. Ülkede köklü bir değişim şart. Bu değişim de bu iki partinin güç birliği yaparak yol alması ile mümkün görünmektedir. Vesselam