YANGINLARDA NE KADAR DONANIMLIYIZ!!!!

Yazın gelmesi ve havaların ısınması ile yangınlar da baş gösterdi. Bana göre doğal afetlerin çerisinde en tehlikeli olanı !! Zira, rüzgarın yönü ile her yana yayılabildiği gibi, ateş söndürmek insan gücünden çok , donanımlı araç ve gereç gerektirmektedir. Yıllardan beridir süregelen yangınlar için bir yangın söndürme helikopterimiz olamadı.

Fakat sarayımız var, hem de en şatafatlısından!!! Meclisin efendilerinin altında son model RHA’larını da yabana atmayalım. Devletin bu konuda aldığı tedbir ise Orman Dairesine her yıl düzenli olarak 1Nisan-30 Kasım tarihleri arasında 125 kişilik “Geçici Mevsimlik İşçi” adı altında “Yangın Hazır Kuvvet Ekibi” kurmak ve hazır bulundurmaktır. Bu timin oldukça hazırlıklı, deneyimli olduğu bana gelen bilgiler arasındadır. Lakin, geçen günkü yangında yine bana gelen bilgiler arasında bu timin üzerindeki kıyafetlerin yangına dayanıklı olmadığı, keza ayaklarındaki botların da öyle olduğu ve ekipmanların kullandığı yangın söndürme hortumlarının ise çürük olduğu ve bu yüzden yangının kısa zamanda geniş bir alana yayıldığı ve söndürmekte zorlandıkları yönündeydi.

Görmedim ama bana gelen bu bilgiyi paylaşmak istedim. Çünkü, önemli olan yangınlar için bir ekip hazırlarken, bu ekibin kullanacağı her türlü malzemenin de yangına dayanıklı ve yeni olmasıdır. Zira havadan söndürme helikopterimiz yoktur. GKK’nın tedariki ile bir helikoptere aparat alınarak yangın söndürmek için 1 saat gibi bir süre zarfında hazırlanarak (aparatın helikoptere monte edilme süresi) denizden veya göletten su taşımaya başlayabilir.

Tabii yeterli göletimiz de var mı diyecek olursanız, göletlerimizin durumu ortadadır!!! Ayrıca, bu helikopterleri kullanacak deneyimli pilotlarımız da var mıdır, bu da ayrı bir soru!!!! Bir başka sorun ise muhtelif yerlerde bulunan yangın gözetleme kulelerinde görevli elemanlar düzenli olarak nöbet tutuyor mu? Bunları hangi birim ve ne şekilde tedarik edip, kontrolünü sağlamaktadır? Kısacası, Devletin bu konudaki koordinesi ve etkisi tartışılır ve cevaplanması gereken sorular hep havada asılı kalır.

Bu arada geçtiğimiz gün Yamaçköy’de çıkan yangında Sivil Afet Timi Derneği (SAT) , Kıbrıs Türk Arama Kurtarma Derneği ve gönüllü bu işe katkı koyanların gayretini de yabana atmamak gerekir. Yeri gelmişken bu gönüllü vatansever yüreklere de teşekkür ederim. Devletin bu konudaki açığını fazlası ile kapatmakta, kendi olanakları dahlinde canla başla uğraşmaktadırlar.

Hükümet edenlerin ne yaptığını soracak olursanız, ne memleket umurlarında, ne yangınlar, ne çevre, ne de gönüllü bu işe emek harcayanlar umurlarında!!!
Dert, makam ve seçim derdi şuan için, gerisi boş onlar için!!!
Vesselam