Eski Pentagon yetkilisinden şok sözler: ‘İran’a füze Türkiye ile savaşın provası’

Pentagon adına çalıştığı bilinen Michael Rubin, "Erdoğan’ın Hamaney’in yerini alarak Hamas ve Hizbullah’ın üvey ebeveyni olabileceğini" ileri sürdü. Türkiye ve İsrail savaşının çıkabileceğini öne süren Rubin, "ABD'nin Türkiye’yi yolundan çevirmek için sert yaptırım uygulaması gerektiğini" söyledi.

American Enterprise Institute (AEI) isimli düşünce kuruluşunda çalışan ve Pentagon lehine yaptığı çalışmalarla tanınan Michael Rubin, National Security Journal’da yayınlanan makalede Türkiye’nin İran’dan, Hizbullah ve HAMAS’ın “üvey ebeveynlik” rolünü alacağını öne sürdü. 30 Mayıs’ta da İsrail ve Türkiye’nin artık sınır komşusu olduğunu ve Pentagon’un savaş senaryolarına hazır olması gerektiğini yazmıştı.

"ERDOĞAN ONLARIN 'ÜVEY EBEVEYNİ OLMAYA HAZIRLANIYOR"

Michael Rubin, “İsrail-İran Savaşı, İsrail-Türkiye Savaşı İçin Bir Prova Olabilir mi?” başlıklı yazısında İran’ın dini liderleri Humeyni ve Hamaney ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın politikaları arasındaki benzerliklere dair şu iddialarda bulundu: “Erdoğan, İran’ın dini liderleri gibi, ülkesinin yerli savunma sanayiyle gurur duyuyor. Tıpkı İran’ın yaptığı gibi Türkiye de elektrik üretimi bahanesiyle nükleer tesis inşa ediyor. Bu muhtemelen gizli bir nükleer programın parçası. Resmî tanımlama olsun ya da olmasın, Türkiye de İran gibi artık terörü destekleyen bir devlet gibi davranıyor. HAMAS’a verdiği destek konusunda pişmanlık duymuyor. Üstelik HAMAS liderlerinin Türkiye’de İsrail’e yönelik saldırılar planlamasına izin veriyor. Daha yakın zamanda, Erdoğan rejimi Hizbullah’ın terör faaliyetlerini sürdürebilmesi için para aklamasına yardım etti. Erdoğan’ın Yahudileri ve Yahudi devletini hedef alan İsrail’in yok edilmesine yönelik söylemi de Humeyni ve Hamaney’in ‘İsrail’i haritadan silme’ çağrılarına paralellik gösteriyor. Kısaca, İran rejiminin çöküşü HAMAS ve Hizbullah’ı ‘yetim’ bırakma tehdidi oluştururken, Erdoğan onların ‘üvey ebeveyni’ olmaya hazırlanıyor.”

"ABD VETO GÜCÜNÜ KULLANMASI HALİNDE..."

Rubin yazısında, “Tel Aviv ve Tahran’ı vuran füzeler birkaç yıl içinde Ankara’ya yönelir mi? Ve Türk savaş uçakları -ABD üretimi olanlar da dahil- İsrail’i vurmak için Türk üslerinden havalanır mı?” sorusunu gündeme getirip kendisi yanıtlıyor: “Türkiye’nin NATO’daki varlığı karmaşıklığa neden oluyor. Ama bu karmaşıklık sadece NATO, İsrail’i saldırgan olarak tanır ve 5. Madde’yi uygulamayı seçerse geçerli olur. Bu maddenin işleyebilmesi için oy birliği zorunluluğu var. 5. Madde, ABD’nin veto gücünü kullanması hâlinde Türkiye’nin aleyhine işleyecek şekilde çalışabilir. Erdoğan’ın gerçek niyetini tanımak ve İsrail ile Türkiye arasında -mevcut İsrail-İran savaşından bile daha yıkıcı olabilecek- bir savaşı önceden öngörüp ciddiye almak hayati önem taşıyor. Türkiye’yi mevcut yoldan uzaklaştırmak için gerekirse ‘azami baskı’ yaptırımlarını uygulamak kritik önemdedir. Bugün, Başkan Joe Biden’ın, Trump’ın İran’a uyguladığı baskıyı geri çevirmesi ne kadar yanlışsa, Erdoğan bölgesel emellerini açıkça ortaya koymuşken Trump’ın Erdoğan’ı benimsemesi ve hatta ona yardım etmesi de o kadar zararlı.”

"TÜRKİYE İSRAİL’LE KOMŞU"

Rubin ayrıca 30 Mayıs’ta da American Enterprise Institute’de “ABD, İsrail-Türkiye Çatışması İçin Savaş Senaryosu Çalışmalı” başlıklı bir analiz kaleme almıştı. Rubin, Washington’un artık “bir NATO ülkesiyle İsrail arasında çıkabilecek savaşı ciddi şekilde düşünmesi gerektiğini” belirtmişti. Rubin yazısında, “Pentagon’un yönlendirdiği savaş oyunlarında İran’ın İsrail’e saldırması, Çin’in Tayvan’a harekâtı veya Rusya’nın Ukrayna’daki hamleleri gibi senaryolar çalışılıyor. Erdoğan’ın İsrail karşıtı söylemleri, destek verdiği terör faaliyetleri ve cihat çağrıları göz önüne alındığında askeri bir çatışma ihtimali gözardı edilmemeli.” ifadelerini kullanmıştı.

Türkiye’nin Suriye’de vekil savaş yürüttüğünü belirten Rubin, “Bu yapı Türkiye’yi fiilen İsrail’in sınır komşusu yapıyor.” dedi. Rubin’e göre, bir çatışma halinde; Doğu Akdeniz’de deniz savaşları yaşanabilir, iki taraf da ABD yapımı silahlarla karşı karşıya gelebilir, Türkiye İsrail’i ikiye bölmek amacıyla Akdeniz’den çıkarma girişiminde bulunabilir.

İSRAİL’E AKKUYU GÖREVİ

Michael Rubin, 28 Aralık’ta Ortadoğu Forum’da 2025 Akkuyu’nun ışıklarının sonsuza dek söneceği bir yıl olabilir.” diye yazmıştı. İsrail’den Akkuyu nükleer santralini devre dışı bırakmasını isteyen Rubin şu ifadeleri kullanmıştı: “Türkiye, nükleer santralini nükleer silah için kullanabilir. Türkiye'de kurulacak bir nükleer santral bölgenin dinamiklerini sonsuza dek değiştirecektir. Türkiye hem sınırlarını belirleyen asırlık anlaşmalara açıkça meydan okuyan irredantist bir güç hem de adı konmamış bir terör sponsorudur. İsrail açısından nükleer silahın İran'dan mı yoksa Türkiye'den mi kaynaklandığı önemli değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Yahudi devletine saldırı çağrısı yapmaya devam ederse İsrail'in yanıt vermekten başka seçeneği kalmayacak. İsrail'in Türkiye'nin nükleer reaktörüne saldırması, Irak operasyonundan daha kolay olabilir.

TÜRKİYE’SİZ DÜNYA

“İsrail'in F-35 uçakları var ve Türkiye'nin içine saldırmak için başka ülkelerin üzerinden uçması gerekmiyor. NATO’nun öz savunma maddeleri nedeniyle Türkiye'ye yapılacak bir saldırının sonuçları derin olacaktır. İsrail, Akkuyu sahasına gizlice saldırır ve üstlenmezse endişelenmeye de gerek kalmaz. İsrail en cesuru olabilir ancak nükleer bir Türkiye'nin olduğu bir dünyada yaşamak istemeyen tek ülke değil. ABD de dahil birçok NATO ülkesinin – özellikle de İsveç ve Finlandiya'nın – Türkiye'yi yerden yere vurmak için her türlü nedeni var. İsrail baş şüpheli olabilir ancak İHA'lar ve gizli teknoloji çağında diplomatlar, Kudüs'ün suçlu olduğuna dair kesin bir kanıt olmadan harekete geçmeyi reddedecektir. Türkiye siber saldırılara karşı bağışık değil. İsrail, Türkiye'nin atom yazılımına bir virüs yerleştirmekten sorumlu olsa bile, NATO'nun bunu tepki göstermek için bir sebep olarak görüp görmeyeceği belirsiz.”

Odatv.com