0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Toplum olarak çok yozlaştığımızı her fırsatta dile getiriyorum. Hatta, takdir etmeyi bilmediğimizi, başarıyı kösteklediğimizi, “ben” odaklı olmayı çok sevdiğimizi ve sinsi bir yapıda olduğumuzu da ara ara dile getirmekteyim . Toplumsal yapımızda değişiklik çok bariz göze çarpmaktadır. İnsan ilişkileri samimiyetten uzak, göstermelik dostluklar, sıradan arkadaşlıklar ve menfaate dayalı birliktelikler son yıllarda almış başını gidiyor. Kim kime, dum duma dedikleri bu durum olsa gerek!!!! Değişmeyecek ve düzelmeyecek.

Çünkü, kimse kendinde kusur görmüyor, herkes kendince haklı ve kimse kendi vicdan muhakemesini yapmıyor. Hal böyle olunca dağınıklık, ruhsuzluk, bencillik kişilerde kendini çokça belli ediyor. Geçenlerde bir yazı yazmıştım doktorlarla ilgili, kadının biri çıkmış çok eleştiri yapmıştı bu yazıma. Ben eleştirilere açık bir insanım ama doğru mantık çerçevesinde yapılanlara açığım. Bana doktorları sonuna kadar savunan, iyi ve dürüst olduklarını dile getiren ve gazetecileri de yerden yere vuran bir yorum yapmıştı.

Bir kere ben Gazeteci değilim, köşe yazarıyım, bunun bile farkında değildi. Neyse uzatmayayım, kim olduğunu anlamak için sayfasına girip incelemeye kalktığımda gördüm ki “sahte profil” , hemen bastım engeli. Parmağının arkasına saklanan, dürüst olmayan bir insanın yazılarımı okuyup, yorum yapması benim kabul edebileceğim bir durum değildir. Sahtelik insanın ruhunda ve kanında var, bu kadın da öyle biriydi.

Diyeceğim o ki son zamanlarda kendini gizleyerek sosyal medyada bu şekilde insanlar çok türedi. Bir diğer konu bazı hükümet eden “adamcıklar” kendi sosyal medya hesabından işi gücü bırakıp, kendine eleştiri yapanlara karşılık vermeye çalışıyor. Artık, bu zatın Bakan olarak ne kadar boş zamanı olduğunu siz tasavvur edin. Ve elbette şakşakçılarının kendisine yaptığı yorumları okuyarak tatmin oluyor, kendisini kahraman sanıyor, böyle de bir durum var!!!! İşte o şakşakçılar için bir yerde okuduğum şu cümle çok hoşuma gitti ve konu üzerine yazmak istedim. O cümle çok sevdiğim #Hüsniye Emel Özer ablamın bir yorumu idi “Lokma Hamuru Kıvamında İnsanlar” etrafımızda çok var.

Gerçekten öyleydi, cıvık, yapış yapış, bir duruşu olmayan, her şekle giren insan modeli o kadar çok çoğaldı ki etrafımızda, artık dürüst insan bulmak, üç-beş sohbet etmek, hatır sayan, hatır tutan insan bulmak ne acıdır ki giderek azalmakta ve yok olmaya yüz tutmuş durumdadır. Bu yüzden toplum olarak her şeyimizi bir bir kaybediyoruz, azalıyoruz, paramparça oluyoruz ve yok oluyoruz. Kendi öz benliğini hiç kirletmeden temiz kalan tüm güzel yüreklere selam olsun. İnandığım şudur ki, kendin gibi olur, kendin gibi davranırsan her şeyi kaybetsen de, kendini kaybetmezsin.

Sevgili #Hüsniye Emel Özer ablacığım senden izin almadan bu cümleni kullandım. Ama bana göre bir kitaplık cümle söylemiştin. Ve bizim halen daha büyüklerimizden öğrenecek çok şeyimiz var.

Vesselam