CEHALET Mİ, BİLGELİK Mİ? KARAR SİZİN, SİZ KENDİNİZE YAKIŞANI ALIRSINIZ

Daha önce yazmıştım, okuduğunu anlayamayan, okumaktan usanan veya okuduğunu yorumlayabilmekten aciz, her şeye tersinden bakan bir yapıda insan kitlesi içimizde her geçen gün çoğalmaktadır. Bunun adına cahillik mi demeliyiz? yoksa ukalalık mı? bilemiyorum. Ama bildiğim bir şey var ise, o da insan kendine yakışanı yapar, kendini daha iyi geliştirmek için okumayı, öğrenmeyi ve araştırmayı tercih eder.

Geçtiğimiz günlerde bir köşe yazımın altına “daha kısa yaz da herkes okusun” diye birisi yorum yaptı. Oysa ki, köşe yazılarında bir standart vardır ve belli bir ölçüye dayanmaktadır, maximum 450 kelime gibi. Belli ki yorum yapan arkadaş konu hakkında bilgili değil. Her neyse, herkes her şeyi bilmek zorunda değil ama öğrenmek, merak edip araştırmak kişiliğinizde olumlu gelişmelere neden olur.

Günlük hayatımızda nelerle karşılaşmıyoruz ki!!! Örneğin, bir markete girdiğiniz zaman kasiyerlerde çok az gülen surat görürsünüz. İşini severek yapmadığı her halinden belli oluyor. Siz bir soru sorarsınız, o duymazdan gelir. Veya bir konfeksiyon mağzasına girersiniz, aradığınızı bulamaz, satıcı kızdan yardım istersiniz, “depoda var mı bu beden bir bakayım” diyerek ortadan kayboluyor. Amacı müşteriye hizmet değil ki!!!!

Bir de doktor randevusu için aradığınız ve telefonun diğer ucunda olan ve size randevu verecek kişiler var. Sanırsınız ki, dünya onların parmağında döner. “Acil bir durum Dr. a nasıl ulaşabilirim” diyorsunuz. “Ancak haftaya randevu verebilirim” diyor. Ve ilave ediyor. “Dr.un telefon numarasını verebilirim ancak telefonlarına yoğunluktan bakamıyor” diyerek pişkin pişkin sırıtıyor. Bununla da kalmayıp yanlış numara veriyor.

Ama bilmiyor ki karşısındaki ne kadar eli maşalı ve “dinsizin hakkından imanzsız gelir” cümlesini çok seviyor. Sevgili okurlarım, günlük yaşamımızda karşılaştığımız küçük ama can sıkan detaylar bunlar. Eminim bir çoğunuz benim rastladığım bu olaylara benzer olaylar yaşıyorsunuzdur. İster istemez kendi kendime şu soruyu soruyorum “Cehalet mi, Bilgelik mi?” Bir insan ikisinden birini tercih etmek durumundadır, yaşamı boyunca ve o yolda yürümelidir.

Belki “Bilge” olamayız. Çünkü hayat hep bir tecrübe, sınav ve mücadeledir. Ancak, okuyup, öğrenip, araştırıp, görgü kurallarını ve davranış biçimlerini, iyi ahlaklı olmayı ve kendimize yakışanı tercih etmeyi seçebiliriz. Cahillik öyle bir şey ki, sizi asla ileriye taşımaz. Görgü kurallarından yoksun, araştırmayan, okumayan, rastgele yaşayan bir insan asla hayatta hiçbir konuda başarı yakalayamadığı gibi, kendi içinde de “Polyannacılık” oynuyordur. Bu yüzden de zaten “İnsan kendine yakışanı yapar” demişlerdir. Veselam

Benzer Videolar