ÜNAL #ÜSTEL: “YERLİ ÜRETİME TAM DESTEK”
Başbakan sıklıkla yerli üretime tam destek yapılacağını, bu konuda teşvikler verileceğini her fırsatta söylüyor. Ancak, gelin görün ki, daha birkaç ay önce “Harnup” konusunda üretici büyük bir sıkıntı yaşamış, hükümet edenler kesim tarihi vermiş ve ardından fiyat belirlemekte oyalanarak, uzun süre üreticinin mallarının ellerinde kalmasına sebep olmuştu. Daha sonra verilen fiyat da zaten üreticiyi tatmin etmemişti. Böylece, Kıbrıs’a özgü en önemli ihraç malımız torbalarda çürüdü ve bir kez daha üreticinin hakkı yenmiş oldu.
Şimdilerde ise, yine ayni filmler dönmekte ve en önemli sektör olan narenciye sektörü, yine her yıl olduğu gibi bu yıl da ayni problemleri yaşamaktadır. Ürün, ya devletin fiyat belirlemekte geç kaldığı için dalında çürüyüp gidiyor, ya Cypfruvex’in üreticiye hak ettiği bedelin altında bir fiyat belirlemesi ile kör çar olup gidiyor, ya da dış satımda çok büyük sorunlar yaşanıyor. Yani kısacası her yıl bu kısır döngü ayni filmlerle ekranlarda boy gösteriyor. En önemli ihraç mallarımız arasında narenciye, harup, patates gelmektedir. Ama ne acıdır ki, bu ürünler her yıl ayni sorunlar yüzünden çürüyüp gitmekte ve üretici zarar etmektedir.
Aslında, hükümet edenlerin bu konuda öngörüsü olmadığı ve ekonomik açıdan pek de kaale almadıkları bu ihraç ürünlerine Pazar yaratmak veya kıymetini muhafaza etmek gibi bir düşünce yapısında olmadıkları da her yıl yaşanan sorunlardan anlaşılmaktadır. Bu da demek oluyor ki, üretici kendi başının çaresine baksın. Fakat, Başbakanın yaptığı tüm açıklamalar gibi, bu da fiyasko ile sonuçlanmıştır.
Bazı iddialara göre ise, bu yıl narenciye hasadı Türkiye tarafından kabul görmeyip, ret edilmiştir. Burada yüz bin ton narenciyeden bahsedilmektedir. Hal böyle olunca Başbakana sormak gerekir “Hani yerli üreticiye tam destek bunun neresinde”? Üretime teşvik vermekle bu işler oldu bittiye getiriliyor. Oysa ki, üretmek, pazar bulmak ve üretilen malı hak ettiği kıymette piyasaya sürmek hükümet edenlerin asli görevi olmak zorundadır. Ekonomide kalkınma isteniyorsa, böylesi bir yol haritası izlenmesi en akıllıca iştir.
Ama zaten üretim ile alakalı her hangi bir yol haritası olmayan ve hükümetcilik oyunu oynayan efendilerin, burada da vizyon ve misyon sahibi olmadıkları alenen belli olmaktadır. Kendi ayağımıza kurşun sıka sıka, ülkede üretimi tükettik, hayvancılığı bitirdik, ihraç ürünlerini sıfırladık, dış ticaret diye bir şey bırakmadık, ekonomiyi yerlerde sürünür hale getirdik ve halen daha “ yıldızı parlak, geleceğe emin adımlarla yürüyoruz” sloganları ile halkın sinir uçları ile oynamaktadırlar. Beceriksizsiniz, çözüm üretme kabiliyetiniz olmadığı gibi, ne ülke, ne toplum umurunuzda değildir. Söylediğiniz her şey “yalan”. Vesselam.