SUÇ CENNETİ KKTC
Bir zamanlar “Cennet Ada” dediğimiz doğası, denizi ve iklimi ile pırıl pırıl, sessiz sakin bir toprak parçası olan güzelim ülkem, son yıllarda adeta bir “Suç Cenneti” haline geldi. Neden ve nasıl gelindiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Defalarca yazmaktan hiç çekinmeyeceğim ve her fırsatta yineleyeceğim. Öncelikle hükümet edenler, adına siyasetçi ya da politikacı dediğimiz kimlikler, vizyon ve misyon sahibi olmadığından, öngörü yoksunu olduklarından ve hesap-kitap işlerinde, sadece ceplerine yatkın olduklarından dolayı ülke maalesef içerisinden çıkılmaz bir hal aldı.
Trafik kazaları her geçen gün artmaktadır. Kiralık araçlar, yabancı uyruklular, bu kazaların önemli bir kısmını teşkil etmektedir. Ülkeyi tanımadan, yol sokak bilmeden trafikte adeta ölüme davetiye çıkarıyorlar. Yollarımız zaten çukur dolu, yeterli bilgilendirici levha yok ve ışıklandırma çok zayıf olduğundan kaza riski yüksek bir ülkeyiz. Bir de bunlara alkollü sürücüler eklenince, elbette ülkede trafik kazalarındaki oranda hızlı bir artış seyretmektedir.
Hırsızlık, gasp, soygun ve cinayet olaylarına gelecek olursak, ülkeye denetimsiz girişler, cebinde parası var mı, yok mu sorgulamadan her gelene “geç” diyerek içeriye alınmaları sonucu, bir de ülkedeki ekonomik kriz bunlara eklenince, elbette bu gibi suçlar artış gösterecektir. Tecavüz, taciz, kadına şiddet gibi olayların gözle görülür bir şekilde artma sebepleri de, ülkede 72 milletten farklı kültür ve eğitim seviyesindeki insanların bir arada yaşaması sonucunda ortaya çıkan sorunların başında gelmektedir.
Dini konularda yobazlık derecesinde yayılan eğitim, her köşe başında açılan kuran kursları ve bu kursların çok küçük yaşlardaki çocuklara verilmesi ve dahi gerici bir zihniyet ile dini istismar neticesinde ortaya çıkan sorunlar yumağının kültürel çatışmaya sebep olması, ülkedeki suç oranlarındaki artışın önüne geçilemez bir hal almıştır. Uyuşturucu kullanımının ilkokul çağlarına kadar inme sebeplerindeki temel sıkıntı ise toplumun ahlak kurallarından uzaklaşarak, yabancı uyrukluların bu işi ticarete dökmesi ve aile bireylerinin mükemmel ebeveyn rol modelinden uzaklaşması da, bu olayların artmasında büyük önem arz etmektedir.
Kısacası, her türlü suçluyu barındıran bir ülke olup çıktık ve dolayısı ile “Suç Ceneti” haline geldik. Hükümet edenlerin oy uğruna dağıttıkları kimlikler, üniversite cenneti yapacağız diye ülkeye aldıkları öğrenciler, komisyon alacaklar diye yabancı uyruklulara satılan topraklar, ucuz işçilik diyerek ülkeye sorgusuz sualsiz ve işin ehli olup olmadığına bakılmaksızın sokulan yabancılar, giriş kapılarındaki (hava-kara-deniz yolu) denetimsizlik, ekonominin yerlerde sürünmesi, siyasetteki istikrarsızlık, bakan koltuğunda oturan iş bilmezlerin icraatları, yandaşa tanınan iş imkanları ve devlet kurumlarına doluşturulan insan fazlalığı, din, ahlak, kültür, örf ve ananelerden giderek uzaklaşmak, manevi değerler yerine maddiyatı birinci sırada tutmak bu ülkeyi baştan aşağı değiştirmiş ve tam bir “Suç Cenneti KKTC” yapmıştır.
Aksini iddia eden var ise, o pembe gözlüklerini çıkarıp, bu dünyaya gerçek ve çıplak gözle bir kez daha iyice baksın diyorum. Vesselam.