ADAMINA GÖRE HABER ADAMINA GÖRE MUAMELE
Her geçen gün, basında reçete yolsuzluğunda eczacı ve doktor isimleri çoğaldıkça çoğalıyor. Doğada, orada, burada, atıl vaziyette bulunan tarihi geçmiş ilaçlar yığınlar halinde bulunmaktadır. Yılların birikimi gün yüzüne çıkmış durumdadır. Konu ile alakalı bulunan birçok eczacı ve doktor bir bir tutuklanmakta ve basında isimleri ile, yüzleri ile deşifre edilmektedirler.
Hiç etik bulmadığım bir konu. Bir kere, bir kimse mahkeme huzurunda yargılanmadıktan sonra, suçlu bulunmadıktan sonra, basında açık isim ve çehreleri ile yer almaları kabul edilir bir olay değildir. Bu insanların aileleri, çoluk, çocukları ve elbette kendi gurur ve onurları basın sayesinde yapılan haberlerle yerle bir olmaktadır.
Kendinizi empati yapıp bu insanların yerine koyabilir misiniz? Gerçi toplum olarak da birçoğumuz empati yeteneğinden yoksun insanlarız. Basın haberlerine bir bakıyorsunuz ailenizden, yakın tanıdığınızdan, doktorunuz, eczacınız basında suçlu damgası yemiş ve tutuklanma esnasında, ya da mahkemeye çıkarılırken fotoğrafları her yere yayılmış. Bu durum onur kırıcı, gurur incitici ve insan hayatına kötü bir anı olarak yazılır.
Mahkeme süreci başlamadan, yargılanmadan, kesin deliller ile yargı önünde hüküm giymeden basında isminiz kirletilir, şerefiniz, haysiyetiniz iki paralık olur. Sonrasında suçsuz dahi olsanız bir kere bu olayları yaşamış ve basın tarafından damgalanmışsınızdır. Uzun yıllar bunun tramvası ile yaşarsınız, hem kendiniz hem yakınlarınız.
Hele ki birkaç gün önce evinden çocuklarının gözü önünde tutuklanarak alınan bir doktorun o an çocuklarına yaşatılan tramvayı düşünsenize………….!!!!! Bu olay ve haberler artık tam bir rezilliğe dönmüştür. Soruşturma gizli yapılmalı, zanlılar isim açıklanmadan dinlenmeli ve mahkeme suçlu buluncaya kadar basına isim sızdırılmamalıydı. Sonrasında, suçluların isimleri basına açıklanır ve haber olarak topluma servis edilirdi. Doğrusu bu olmalıydı.
Asıl suçlular devlette böylesi bir rezilliğe yıllarca göz yumanlardır. Asıl suçlular hükümet edenler, devleti bir adım öteye taşıyamayanlardır. Asıl suçlular cezaevinde mahkum patlaması yaşatanlardır. Asıl suçlular toplumu birbirine düşürenlerdir. Asıl suçlular hırsızlığın, peşkeşin önünü açanlardır. Ve bir kez daha yineliyorum; Herkes mahkeme huzurunda yargılanıp, suçlu bulunmadıktan sonra masumdur. Ve elbette, yargı adaletli ve tarafsız hüküm verdiği müddetçe. Bu vesile ile, olaya adı karışan, zan altında olup da aslında hiçbir suçu bulunmayan her kim varsa onlara geçmiş olsun. Vesselam.
Olaya adı karışan nüfuslu insanlar var, neden basın önünde açık açık isimleri ve sorguya alındıkları an görüntülenmedi? Ben neden olduğunu size söyleyeyim. Bu ülkede adamına göre haber, adamına göre muamele var. Bunu aslında hepimiz çok iyi biliyoruz. Ve yine çok iyi biliyoruz ki, memleketteki tüm usulsüzlük ve yolsuzlukların asıl sebebi hükümet edenlerin yasalar üzerinde derinlemesine çalışmaması, caydırıcı cezaları herkese eşit uygulamamaları, sistemsizliği ilke edinmeleri, bile isteye bazı işlere göz yummaları, bu işlerde menfaatleri bulunması, yandaşa menfaat yaratmaları ve dokunulmazlığın verdiği rahatlıkla birtakım usulsüz işlere onay vermeleridir.