İki ayrı devlet derken o devleti de böylemi yaşatacaksınız?
New York’ta son günlerde hareketli günler yaşanıyor. BM Genel Sekreteri Guterres bu sorun başladığı zaman henüz doğmayan çocuk şimdilerde büyüdü. Evlendi onun da çocukları oldu. Neredeyse o çocuk dede olacak. Gelin artık bu kördüğüm olan soruna İskender gibi kılıcı vurun ve bu sorunu çözün dedi.
EMİRALANGİLLER HEŞA ÇEKEREK CİBBANA İLE KARŞILADI
Recep Tayyip Erdoğan, geçen seneki çağrısını yineleyerek tamam ama bizim istediğimiz şekilde iki ayrı devlet şeklinde çözelim dedi. Tabi Güney yahu sizin Ananız güzel mi demedi, ama Federasyon tezinde görüşüp bitirelim açıklamasında bulundu. Erdoğan’ın açıklaması sonrasında bizim Emir alangiller sülalesine mensup, zam kazıkları üreten derneği üyeleri hemen sıraya girerek HEŞŞA eşliğinde, ‘Cibbana’ çalmaya başladı..
KIBRISLI DİYE BİR MİLLET YOKMUŞ!..
Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar olmayacak duaya amin denilmeyeceğini bile bile "Yeni siyaset, iki devlet nakaratını tekrarlamaya başladı. Yetmedi Kıbrıslı diye bir millet yoktur ya Türksün, yada Rumsun diyerek sanki burada doğup büyüyen gökten zembil ile inen Evrodalarmış gibi Kıbrıs’ı bile inkar yoluna gitti. Kıbrıslı bir millet yoktur denirse gözümüzün içine baka baka bize ‘Gökyüzünüzün deliği’ derler. Amerika’lıya nerelisin denildiğinde Amerikalıyım, Alman Almanyalıyım demesine karşın ben Kıbrıslıyım demeyecekmişim. Vallahi ört ki ölem modundayım. İzniniz ile bunları duyacağıma ben yontma Taş devrine dönmek işitiyorum. Taşı yont gir mağraya uyu. Mis. Ne kafa öpme nede mide ağrısı.
BİZ DEĞİL STRATEJİK ÖNEME HAİZ KIBRIS SEVİLİYOR
Türkiye Kıbrıs’ın stratejik konumu ve Doğu Akdeniz’deki zenginlik nedeniyle burada şimdiki gibi idare edebileceği bir devlet otur denilince oturacak kalk denilince kalkacak şimdiki gibi siyasetçiler ister. Erdoğan ve TC eski Genel Kurmayı Kıbrıs bizim için önemlidir. Orada yaşayan Kıbrıslı Türkler isterse istedikleri yere gidebilir sözünü boşuna söylemedi. Kıbrıslı Türkler seviliyorsa neden havaalanlarından geri gönderilir? Biri bunu bana izah edebilir mi?
.AB’Yİ SUÇLUYORUZ AMA SUÇLU BİZİZ
Bizler AB’yi Güney’i tek başına Avrupa Birliğine aldı diye suçluyoruz. Ama esas suçlu biziz.1990 Kıbrıs Cumhuriyeti, AB üyeliği için başvuruda bulundu. 1993 tarihinde Avrupa Komisyonu, Kıbrıs'ın üyelik başvurusu hakkında olumlu görüş bildirdi. 1994 yılında AB Korfu Zirvesi'nde, bir sonraki genişleme aşamasında Kıbrıs ve Malta'nın dâhil edilmesine karar verildi. 1998 yılında Kıbrıs ve AB arasındaki katılım müzakereleri başladı. Bize de gelin sizde müzakerelere katılın denildi. Ama biz ‘Nayır’ Nolamaz’ ı bastık.
VETO HAKKIMIZI NEDEN KULLANMADIK?
1960 Anlaşması Uluslararası bir anlaşmadır. Bu anlaşmaya göre Türk askeri Kıbrıs’a müdahale hakkı kazandı. Bu anlaşmaya göre Cumhurbaşkanı Rum, Yardımcısı da Türk’tür. Ve Cumhurbaşkan Yardımcısına veto hakkı verilir. Türkiye, Yunanistan ve İngiltere garantör devletlerdir. Bu ülkelerin birisinin bile üye olmadığı bir birliğe, pakt veya siyasi oluşuma Kıbrıs Cumhuriyeti itiraz edilmesi halinde üye olamaz. Peki Türkiye’nin üye olmadığı AB’ye Kıbrıs’ın veto edersek giremeyeceğini bile bile VETO hakkımızı neden kullanmadık?.Kıbrıs Cumhuriyeti AB’ye girince cüce dediğimiz o ülke ‘Boğa’ diye nitelendirdiğimiz Türkiye’nin burnuna halkayı geçirdi ve 30 başlığına engel koyarak AB’ye girmesini yıllarca geciktirdi..
ABAD KARARLARI BELİMİZİ BÜKTÜ
Cumhurbaşkanı Tatar,Kıbrıs Cumhuriyetinin tek taraflı bir kararla Avrupa Birliği'ne alındığını dile getirdiğini gördüm. Birine Öğretinin kusursuzluğu yeterli olmayabilir ama bireyin yaklaşımının kusursuz olması gerekir. Süreç içerisinde Helsinki ve Kopenhag’da vardı. Biz yine inadım inat deyince, 2003 Kıbrıs, Atina'da AB'ye Katılım Antlaşması'nı imzaladı. 1 Mayıs 2004 tarihinde AB’ye üye oldu. 1 Ocak 2008’de Kıbrıs Euro bölgesine katıldı. Bu gelişmeler olurken biz ne yaptık?. 1983 yılında KKTC’yi ilan ettik. AB hemen ABAD kararları ile bize misilleme yaptı. 1990 yılından itibaren konfeksiyon, narenciye ve diğer ürünlerimize ambargo uygulandı. ABAD kararları belimizi büktü.
BİR YASA BİLE HAZIRLAYAMIYORUZ
Geçtim KKTC’yi kurduk da mamur mu ettik. Mahkemeler Başkanı Narin Ferdi Şefik gözümüzün içine baka baka yasa hazırlayacak yetenekte bir Meclisiniz yok. Hukukçulardan oluşan bir komite kurun yasaları hazırlasın Milletvekilleri görüşüp bunu hayata geçirsin diyor. Narin hanım çok ince ve nazik birisi olduğundan bize be efendiler siz bir yasayı hazırlamaktan bile acizsiniz demiyor?.
VATANDAŞLIK VERİLİNCE BİTMİYOR
.Bana göre kabinenin en en doğru ve düzgün bakanlarından birisi. Dursun Oğuz’dur. Vatandaşlık konusunda kendinden önceki İçişleri Bakanı partidaşı Ziya Öztürkler ile tartışarak yapılanların yanlış olduğunu dile getirdi. Biz Adamı vatandaş yapıyoruz. Eline kimlik veriyoruz. Ama bu işin kimlik ile bitmediğini bilmiyoruz. Bunun Hastanesinden ve diğer vatandaşlık hizmetlerinden yararlanması var. Sosyal yardım durumu var.
BAZILARI AYRILDIM DEYİP SOSYAL YARDIM PARASI ALIYOR
Vatandaş yapılanlara bakın. Bazıları bir süre sonra kocamdan ayrıldım deyip devletten sosyal yardım parası almaya başlıyor. Bu rakam 800 küsur iken şimdi sayıyı artık bilmiyoruz. Araştırın. Haspolat’a ve bazı yerleşim birimlerinde ayrıldım deyip kağıt üstünde ayrılan ancak ayni evde birlikte yaşam sürdürenler çok. Biz ayrıldık deyip yardım parası verdiklerimizin ansızın evlerine gece bir vakitte baskın yapın ne demek istediğimi anlayacaksınız.
MEMLEKET TEKSAS’IN VİLAYETİ OLDU
Onu da geçtim sorma gir, hanına dönen ülkeye öğrenci kimliği altında 3’ncü ülkelerden gelenlerin yarattığı yaşam kirliliğine bir bakın. Cinayet, Kara Para, hırsızlık, dolandırıcılık Trafikte yarattıkları kargaşa ve adli suçlara ve izinsiz kayıt dışı yaşamları ile cezaevini dolduranlara bakın. Adam geliyor 3 kişiyiz ya 20 bin dolar verirsin yada seni tahtalı köye yollarız diyerek pervasızca tehdit savuruyor. KKTC For Ever dediğiniz egemen bağımsız devlet bumu? Ülkeyi böylemi yaşatacaksınız..
KAÇTA KAÇI KIBRISLI BİR ARAŞTIRIN
Kamuya yeğen, hısım akraba ve bizden olanlar ile bizden olmayanlar diye ayrılarak istihdam yapılıyor. İstihdam edilenlerin işe alınanların kaçının sonradan vatandaş olduğunu araştırın. Araştırma zahmetine katlanmazsanız ben sayıyı size yazayım. Ada’ya 15-20 yıl evvel gelene kesinlikle lafım olamaz. Ama Ada’ya kısa bir süre önce geleni sen vatandaş yapıp devletin tüm olanaklarını sunar ve ona öncelik tanırsan işte bu olmaz.. Tamam Anadan gelen talimata boynunuz ince ama biraz dik durmayı öğrenin. Kürsüye çıkıp lafazanlıkların binini bir paraya satarken devletin köküne kezap suyu döküyorsunuz. Bu sistem korsanlarda bile yok
EĞİTİM KİTAPLARINDA CİN VE PERİDEN GEÇİLMİYOR
KKTC diye övündüğünüz bu devletin eğitimin içine ettiniz. Çocukların kitaplarının içi cinler ve perilerden geçilmiyor. Neredeyse tarikatlar, sözde din ulemaları baş tacı yapılıyor. Cübbeli imamların varlıklarını kitaplara sokmak istiyor. Eğitim Bakanı Eğitimde yarattığı kaos ile beslenerek Ana’ya sırf o koltuk için şirin gözükmek istiyor.
MUHALEFET YETERSİZ
Bence Muhalefette suçludur. CTP sözde Meclisi sokağa, sokağı da meclise taşıyacaktı. Eleştiriyi aman Ana’yı kızdırmayım düşüncesi ile sığ bir alanda yapıyor. Parti içinde bile bir birini destekleyici açıklamalar yapılmıyor. Erhürman kültürel zenginlikten bahsederken Milletvekili Fide Kürşat açık pazarlarda Türkçe konuşanlara artık raslanmadığından dem vuruyor.
Başbakanın uçuyoruz diyerek övündüğü ülke uçmasına uçuyor ama Batıya değil Doğu’ya İran ve Afganistan’a doğru uçuyor. Uçmasına uçuyor ama barış ve çözüme doğru değil, kavga ve bir bilinmeze doğru uçuyor. İki ayrı devlet derken kurulacak o devleti böylemi yaşatacaksınız. İstemez kalsın.