SÖZ SAHİBİNE İADE
ÜNAL ÜSTEL: KIB-TEK istihdamları ile ilgili “İnsanlarımız rahat etsin diye çalışıyoruz” açıklamanız üzerine; Kaç yıldır vekilsiniz, birçok bakanlıkta bakan olarak görev yaptınız, sayısız hükümette görev aldınız ve en son da başbakan oldunuz. Ancak, sizin bu memleketin ve toplumun hayrına tek bir çivi çaktığınıza şahit olmadık. Varsa yoksa yandaşa menfaat sağlamak, ihalelerde komisyon, atamalarda liyakata bakılmaksızın ahbaplara makam vermek ve makam yaratmak temel icraatlarınız olmuştur. Çok konuşmayın demiyorum, mümkünse hiç konuşmayın ve kendi kendinizi daha da aşağıya çekmeyin.
TUFAN #ERHÜRMAN: “Memlekette kaç tane işsiz genç var? Hade hesap verin”. Tufan hoca, senin hükümet edenlere sormuş olduğun bu soruya karşılık ben de sana birkaç soru sorayım. Sen iktidarda olduğun dönemde bu memleket için, bu toplum ve gençler için ne yaptın ki!!! Öyle basının karşısında edebiyat yapmakla siyaset adamı olunmuyor maalesef. Hepinizi geçen süreçte bir bir tanıdık, öğrendik ve bu sarf edilen cümlelerin de altının boş olduğunu çok iyi anladık.
HAKAN #DİNÇYÜREK: “Amacım sağlıkta devraldığım bayrağı ileriye taşımaktır. Hedefim küçük memnuniyetler değil, sistemi düzeltmektir”. Sizi duyan da zannedecek elinizde sihirli bir değnek var ve her noktaya dokunup orayı güllük gülistanlık edeceksiniz. Hizmet ve ilaç sıkıntısına mı çare olacaksınız, hemşire yetersizliğine mi? Yoksa hastane içerisinde hastaların bakımı için özel şirketlerin hemşire sağlama kaynağının kökünü mü kurutacaksınız? Peki ya hastalara sağlanan yemek ücretleri ile devleti çalan yemek şirketlerinin önünü nasıl keseceksiniz? Ya da doktorları tam gün çalışmaya nasıl ikna edeceksiniz? Özel hastanelerin hastaların ensesinden para basmasını nasıl engelleyeceksiniz? Sistem düzeltmekten bahsediyorsunuz da, bu sistemi zaten siz UBP’liler yaratmadınız mı? Geçin Allah aşkına bu asılsız açıklamalarınızı, kanmayız.
NEVZAT #ÖZKUNT: “Hükümet halka dayalı değil, atama bir yönetim olarak Ankara’ya dayalıdır”. Bu hafta içerisinde okuduğum en net, tamamen gerçekleri yansıtan bir mesaj olmuştur. Burada bir kez daha yenilemekte fayda var diyerekten sözlerinizi “copy paste” yapmakta fayda gördüm
ERSİN #TATAR. Yazı geride bırakıp sonbahara girmiş bulunuyoruz. Aman bu mevsim değişikliklerinde halkınızı hava durumu bilgilendirmelerinizden sakın ha geri koymayın. Dört gözle her sabah yapacağınız paylaşımları bekleyen o kadar çok hayranınız var ki, buradan bilginize getirmek istedim. Hava akımı çalışmalarınızda başarılar dilerim.
NAZIM #ÇAVUŞOĞLU: Yılın dans yarışması yapılsa Twist dansı konusunda kesinlikle birinciliği kimseye kaptırmazsınız. Yalnız bu dansı yaparken basına yansıyan fotoğraflarınızda “Atatürk” tişörtü giymenize bir anlam veremedim. Hele ki son zamanlarda onun ilke ve inkılaplarını çiğnemeye çalışıp, karşı tarafa şirin görünmeye çalışan size, o tşirt hiç yakışmamış. Onu bırakında da yüreğinde ve ruhunda sonsuza dek ATATÜRK sevgisi olanlar giysin.
SERDİNÇ #MAYPA: Sana yapılan saldırıları izledikçe, saldırganların ne kadar da aciz bir durumda olduklarını görüyorum. O kadar ki, akıl yoksunluğundan sürekli gaf yaparak, saçmalıklarıyla halkı galyana getireceklerini sanarak, aptallıklarına bir yenisini ekliyorlar. Varsın onlar senin yollarına diken döksün, bizler yine de gül bahçeleri yaratmaktan geri durmayacağız. Vesselam.